Birinciysen birincisindir , ikinciysen hiçbir şey...

3 Ekim 2009 Cumartesi

Başka Olur Ağaların Düğünü ''Vitali Klitschko VS Lennox Lewis''




(Önce yazıyı okuyup daha sonra görüntüleri izlemenizi tavsiye ederim.Karşılaşmanın büyüklüğünü yansıtan bir müzik eşliğinde karşılaşmanın en önemli anları son derece güzel bir şekilde derlenmiş)


Boks tarihinde bundan 50 yıl da geçse hep konuşulacak üzerinde hep tartışılacak bir maç 2003’ün 21 Haziran gecesi Los Angles Staples Center’da yapılmıştı.Boksun 2 efsanesini karşı karşıya getirmesiyle meşhur bu maç üzerinde aradan 6 yıl geçmesine rağmen halen konuşulmakta ve halen boksseverler bir rövanş olur belki umuduyla beklemekteler.Neydi Vitali Klitschko-Lennox Lewis maçını diğerlerinden ayıran şey.Saysam en az 10 tane fark sayabilirim ama bence en büyük farkı biri 90’ların ve 2000’li yılların başındaki en büyük efsane Lennox Lewis ile yine 90’ların sonuyla ismini duyuran ve tartışmasız 2000’li yılların en büyük efsanesi olan Vital Klitschko’nun çarpışıp kapışmasıdır.Böyle durumlara spor tarihinde pek rastlayamazsınız.Yani 2 büyük efsanenin hemde en formda zamanlarında karşı karşıya geldiklerini görmek pek mümkün değildir.Pele bitti Maradona başladı,Magic Johnson bitti Michael Jordan başladı,Pete Sampras bitti Roger Federer başladı vsvs…Farkı yaratan en formda dönemlerinde Lewis ve Vitali’nin karşı karşıya gelmeleridir.Bu maçda yaşananlar,devam etseydi neler olabileceği hatta günümüzde yapılacak olası bir rövanşın neler getirebileceğine dair tüm değerlendirmeleri yapacağım.


Senelerden 2003’dü ve Lennox Lewis’in Tyson zaferinin üstünden neredeyse 1 yıl geçmiş.Herkes Lewis’in rakipsiz olduğunu ve karşılaşması gereken birkaç boksörün haricinde artık kimsenin önünde kalmadığından bahsediyordu.Aslında o dönemde ağır sıkletde John Ruiz’i yenerek Ağır sıklet de de şampiyon olan Roy Jones Junior ile Lewis maçı ayarlanmaya çalışılıyordu.Fakat bu maçı yapmaya yanaşmadı Lennox.Kendince sebebi de Roy Jones’ın kendisini ağırsıklette biraz daha ispat etmesi gerektiğiydi vedaha sonra Roy Jones ile karşılaşabileceğini söylemişti.Aslında o sıralar bir Tyson rövanşı da gündemdeydi ama kesinlikle bence de gereksiz ve anlamsız bir rövanş olacağı için olsa gerek bu maçın gerçekleşmesi için çok da ısrarcı olunmadı.Ezici bir üstünlükle hem de şampiyonluk kemerlerine sahip olan boksörün kazandığı bir maçın neden rövanşı olsun ki?Belki söz konusu Tyson olduğu içindir ama Tyson’ın para için bu rövanşı da yapmak istediği biliniyordu.Düşününsene Tyson Lewis’e yenildiği maçdan sonra bir röportajında aynen şöyle diyordu’’Boksu bırakamam,nasıl bırakayım ki yenildiğim bir maçdan sonra Lewis maçından sonra 40 milyon dolar para kazandım,hem kaybedip hem de bu kadar para kazanabileceğim başka bir yer yok’’.Evet zaten boksü severek yapma isteğini kaybeden Tyson’ı bitiren de bu olmuştu.Roy Jones ve Tyson alternatifleri devre dışı kalınca Ağırsıklet sıralamasında birinci sırada olan Kirk Johnson ile Lennox Lewis maçı ayarlandı.Her şey hazırdı iki boksör de kamplarını tamamlamak üzerelerdi ki Kirk Johnson’ın sakatlandığı açıklandı ve karşılaşmaya çıkamayacağı bildirirldi.Şov devam etmeliydi ve Lewis’e bir rakip bulunmalıydı.Johnson’ın sakatlık haberini alır almaz Lennox’un menejeri hemen Vitali’yi telefonla aradı ve Lewis ile karşılaşmak isteyip istemediğini sordu.Vitali’nin hayatının teklifiydi bu nasıl reddedebilirdi.Hemen kabul etti.Karşılaşmanın gerçekleşmesine 15 gün kalmıştı.Bir boks maçına hazırlanmak için hele hele bir şampiyonluk maçına hazırlanmak için çok ama çok kısa bir zamandı bu 15 gün.Farklı bir rakip için bile olsa Lennox en az 2 aydır kamptaydı ve her açıdan bir boks maçına daha hazırdı.Vitali ise aniden önüne gelen bu maç için sadece ve sadece 15 gün hazırlanabilecekti.Fakat bahane bulmadı maçı daha öte bir tarihe ertelemek falan da istemedi.Madem ki şampiyon olacağım her şartta her yerde her zaman döğüşebilmeliyim diyordu Vitali herkese.Bu sıralarda Lennox’un Vitali’yi küçümseyici ve kırıcı eleştirileri yayınlanıyordu televizyonlarda.Lennox durmadan Vitali’nin şampiyon bir karaktere sahip olmadığından ve Byrd maçını 3 raund daha dayanıp tamamlayamamasından dolayı acıya dayanamadığından ve kendi sertliğinde bir boksör olmadığından dem vuruyordu.Vitali ile bu kadar uğraşmasının sebebi belki kendi içinde Vitali’den çekinmesiydi.Lennox gibi büyük boksörler kimin kendisini zorlayabileceğini ve kendisine rakip olabileceğini daha ilk bakışta kokusundan bile anlayabilecek kapasitede boksörlerdir.Hatta o zamanlar Lennox ağzına bir sözü dolamıştı ve diyordu ki’’Bu Vitali benim kahvaltım,kardeşi de akşam yemeğim olacak’’..Bu tip sözler aile şerefine son derece önem veren büyük kardeş Vitali’nin de kulağına gidiyordu tabi ki ve Lennox maçına daha da büyük bir konsantrasyonla hazırlanıyordu.2003’ün Mart ayında küçük kardeş Wladimir herkesi şok eden çok kötü bir Corrie Sanders mağlubiyeti almıştı zaten ve artık Klitschko’ların bir mağlubiyete daha tahammülleri yoktu.Aslında belki de Wladimir o gün Sanders’a yenilmeseydi Lennox’un karşısında Vitali değil de Wladimir olacaktı.
İşte böyle bir geçmişle maç günü geldi çattı.O gün Staples Center’ı dolduran binlerce kişi nereden bilebilirlerdi ki boks tarihinin en büyük maçına tanıklık edeceklerini.Belki böyle bir maça tanıklık edeceklerini bilmiyorlardı ama o kişiler boksseverler adına dünyanın en şanslı izleyicileriydi.Tarihe canlı tanıklık etmek bu olsa gerek..15 günlük hazırlık kampında hazırlıklarını mümkün olduğunca eksiksiz tamamlayan Vitali maça hazırdı.Lennox’un handikapı ise Kirk Johnson gibi kısa bir boksörle döğüşmeye hazırlanırken birden kendisinden uzun ve tam anlamıyla zıt bir boksörle karşılaşmak zorunda kalmasıydı.Fiziksel yapıları olsun,karakterleri olsun,maç içindeki taktikleri olsun Vitali ve Kirk Johnson tamamiyle birbirine zıt iki boksördü.


Vitali soyunma odasından ringe doğru yürürken suratındaki o kararlı ifadeyi hiç unutamıyorum.Kendine güveni en üst noktada ve yapacağı maçın kariyerinin belki de hayatının en büyük maçı olacağının tamamiyle bilincindeydi ringe gelirken.Özellikle Ukrayna’lı boksseverlerin alkışları eşliğinde ringe giriş yaptı Vitali Klitschko…Aslında hemen arkasından Lewis’in ringe gelmesi beklenirken Lennox çok geç bir zamanda ringe doğru hareketlendi.Tüm herkes bu bekletmenin psikolojik bir oyun olduğunu düşünüyordu.Hatta Larry Merchant da canlı yayında diyordu ki’’Madem ki Vitali de şampiyon karakter görmüyorsun ve kolaylıkla yeneceğini düşünüyorsun o zaman ne gerek var böyle psikolojik oyunlara,çıkarsın ve yenersin’’.Büyük Tyson zaferinin üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçmişti ve sonunda Lewis de ringe çıkmıştı.Hbo’nun internet sitesinden yaptığı maçı kim kazanır anketinde %57 Lennox ve %43 Vitali sonucu çıkmıştı.Aslında bu rakamlar bile maçın çok çetin geçeceğinin ilk sinyallerini veriyordu.Sonunda büyük karşılaşma başlamıştı.İlk raundda Vitali çok agresif başlamış ve sürekli Lewis’i baskı altına alan sol direkler ve zaman zaman hedefi bulan sağ kroşeler çıkarıyordu.Lewis ise ne ile karşılaştığının farkına ve endişesine varmış olmaktan olsa gerek son derece şaşkın ve çekingen bir ilk raund geçiriyordu.Son derece sönük geçen bir ilk raund ,devamında belki de Lewis’in kariyerinin en kötü ve en çok ezildiği aynı zamanda bir rakibi tarafından domine edildiği 2.raundun da habercisiydi.İkinci raund başladığında aynı ilk raundda olduğu gibi Vitali daha agresif olan taraftı ve sürekli yumruklar isabet ettiriyordu.İkinci raundun bitimine 1.51 saniye kala Vitali o kadar sağlam bir sağ çıkardı ki Lewis’in tam çenesine isabet eden bu yumruk eğer Vitali kendisini geri çekebilse ve Lewis’in kendisine sarılmasını engelleyebilse Lewis’i yere düşürecek ve belki de karşılaşmayı daha ikinci raundda nakavt ile kazanacaktı.Ama Lennox Vitali’ye sarıldı ve raundun bitmesi için sürekli kaçtı ama kaçarken ve arada yumruklar çıkarmak isterken sürekli kafasına darbeler alıyordu.Hayatının en zor raundunu çok zor da olsa tamamlamayı başarmıştı Lewis.Raund içinde bazen rakibinin attığı yumruklardan sonra ufak ufak gülümsemelerinden de eser yoktu artık.İş çok ama çok ciddiydi,bunu hem kendisi farketmişti hem de antrenörü Emanuel Steward.Üçüncü raund başlamadan köşede Emanuel Steward aynen şöyle diyordu Lennox’a ‘’Hey bu adam seni yeniyor,kaybediyorsun duyuyormusun beni,her ne yapacaksan bu 3.raundda yapacaksın,hem de hemen yapacaksın raundun başında anladın mı beni hemen başlar başlamaz’’Tıpkı antrenörü Steward’ın da dediği gibi 3.raund başlar başlamaz Lennox öyle 2 tane sollu ve sağlı iki yumruk çıkardı ki en son çıkardığı sağı Vitali’nin tam gözüyle kaşının altına isabet etti ve kanamaya başladı.Kanamaya başladığını gören Lewis hemen arka arkaya kısa ama yarayı derinleştirici yumruklarla Vitali’nin sol gözüne çalıştı.Eldivenin iç tarafı Vitali’nin gözünün hemen üstünde çok ciddi bir yara açmıştı.Aslında 3.raundun başında Vitali çok daha temkinli olmalı ve Lewis’den böyle bir atak geleceğini tahmin etmeliydi diye düşünüyorum.Lewis bu raundda biraz kendine gelmiş ve ilk iki raundda vuramadığı yumrukları vurmaya başlamıştı.Ama kesinlikle Vitali altda kalmıyordu ve en kötü raundu olan 3.raundda bile Lewis’in bu ataklarına atakla karşılık vermekten geri kalmıyordu.Maçı yorumlayan efsanelerden George Foreman Şöyle bağırıyordu ‘’That cut is bad,that cut is bad’’.Yani ‘’Bu yara çok kötü,bu yara çok kötü’’diyordu Foreman.Sanırım o büyük tecrübesiyle o yaranın bu büyük maçın kaderini çizecek şey olduğunu bu sözleriyle adeta haykırıyordu.Köşede Vitali’nin gözüne müdehalaleler yapılıyordu.Ama yara çok derin ve çok tehlikeli bir yerdeydi.Buna rağmen 4 ve 5. raundlarda Vitali yine kendine gelmiş ve Lewis’e arka arkaya kombineler vurarak sarsmaya yine başlamıştı.Hatta bir ara Lennox aldığı yumruklardan iplere kadar gerilemiş ama yine de yere düşmemişti.Gerek raund aralarında otururken olsun gerek karşılaşma içinde Lennox’un çok yorulduğunu gözlemleyebiliyorduk.Aynı şey elbette Vitali için de geçerliydi ama Lennox’a oranla biraz daha diri olduğunu söylemeliyim. Aslında 6. raunda geldiğimizde ne Lennox’un o ilk 2 raunddaki ezilen hali vardı ne de Vitali’nin 3.raunddaki biraz şaşırmış hali vardı.Yavaş yavaş maç dengelenmeye başlamıştı.Tadından yenmez bir hal almaya başlamıştı.6.raundda artık iki boksörün de son derece yoruldukları anlaşılıyordu.Ama ne olursa olsun mücadeleden geri adım da atmak istemiyorlardı.Tam bir devlerin savaşıydı ve herkes ayakta izliyordu müsabakayı.Karşılıklı yumruklar gelirken Vitali yine arka arkaya Lennox’a isabet ettirirken yumruklarını o meşhur halen bugün bile konuşulan o Lewis’in meşhur aparkatı geldi.Öyle bir aparkattı ki o Vitali’nin kafası Staples Center’ın en tepesini gördü ve geri aşşağı indi resmen.Tam çeneye hem de en favori ve imzası olan aparkatını Vitali’ye vurmasına rağmen Vitali’nin hiçbir şey olmamış gibi maça devam etmesi hatta hemen arkasından atağa geçmesi boks tarihine altın harflerle geçmiştir.Aslında Lewis’in o aparkatı ne kadar komple bir boksör olduğunu gösteriyordu.Maçdan sonra tüm boks otoriteleri o aparkatın normal bir ağır sıklet boksörünü çok rahatlıkla nakavt edeceği konusunda fikirbirliğine varmışlardı.Ama Vitali normal bir ağırsıklet boksörü değildi.O zamanlar repartuarında aparkat yumruğuna sahip olmayan Vitali sonraları aparkatı da repartuarına eklemişti.Kimbilir belki de Lewis’den aldığı o aparkat kimseye belli etmese de canını çok yakmış olacak ki sonraları hep bunun üzerinde çalışmıştı.Ağaların büyük mücadelesinde 6.raundun sonuna gelmiştik ve her iki ağanın da ayakda duracak halleri kalmamıştı.7.raundu hiç kimse göremedi çünkü doktorun tavsiyesi üzerine hakem Lou Moret ağaların düğününe son noktayı koymuştu.Evet Vitali’nin gözünün üstündeki yaradan dolayı maça devam etmesinin sağlığı açısından tehlikeli olduğuna karar verilmiş ve Vitali yenik sayılmıştı.Tam o anda Klitschko’nun karşılaşmanın durdurulduğunu farkettiğinde’’nooo,nooo,noooo’’ diye haykırışları halen kulaklarımda çınlıyor.Avcunun içine kadar gelmiş olan şampiyonluk fırsatını bu şekilde kaybetmiş olmanın verdiği hayal kırıklığı ve kızgınlıkla bağırıyordu Vitali Klitschko..Hemen Lewis tarafına hareketlendi ve hadı devam edelim diye bağırdı.Ama Lewis oralı olmuyordu ve George Foreman’ın da dediği gibi’’Lucky Escape’’ yani ‘’Şanslı kaçış’’ yaptığının farkındaydı ve halinden çok memnundu.Vitali baktı ki karşılaşmanın devam etmesi artık mümkün değil hemen orada Lewis’den rövanş için söz aldı.Ama yine de içi içine sığmıyordu Vitali’nin seyirciler de Vitali’yi deli gibi alkışlamaya başlamıştı.İplere çıkarak yaptığı hareketlerle ben burdayım döğüşeceğim ama kaçıyor bu Lennox diyordu Vitali..Maç sonrası açıklanan hakemlerin o ana kadarki yani 6.raundun sonuna kadar olan 3 hakemin de skor kartlarında Vitali’nin 58-56 önde olduğu açıklanıyordu.Yani 3 hakem de 6 raundun 4 ünü Vitali’ye 2 sini Lennox’a vermişti.Bu ortaya çıkınca zaten doğal rövanşı olması gereken karşılaşmanın artık kaçınılmaz olduğu daha orada sıcağı sıcağına konuşulmaya başlanmıştı.Lewis maç sonrası röportajında son derece sinirliydi ve kontrolünü de kaybederek Larry Merchant’ın elinden mikrofonu bile almaya çalışarak konuşuyordu.Rahatlığıyla ve maç sonrası sakin olarak verdiği röportajlarla bilinen Lennox’un bu kadar sinirli ve agresif olması sanırım hem Vitali’nin hakemler tarafından önde görülmesinden,hem ringde neler yapabileceğini kendisine hissettirmesinden hem de seyircilerin hemen hepsinin Vitali’yi destekleyerek çılgınlar gibi bağırmasından olsa gerekti.
Hemen herkes büyük rövanşı bekliyordu.Lewis ilk başlarda rövanş yapmayı da kabul etmişti.Hatta kapalı kapılar ardında anlaşmalar bile yapılmıştı.Sadece Vitali’nin gözündeki yaranın iyileşmesi bekleniyordu.Vitali artık iyileştiğini açıklayıp rövanş tarihi istediğinde Lennox resmen kaçak döğüşerek Vitali’nin gözünün tam iyileşmediğini ve o gözle Vitali ile ringe çıkmayacağını ve bunun sorumluluğunu alamayacağını söyledi.Oysa doktor raporlarıyla da sabitlenenmişti Vitali’nin gözü tam anlamıyla iyileşmişti.Lennox ise bu sudan sebep yüzünden bu rövanşı şimdilik erteliyordu.Vitali ise Kirk Johnson ile ringe çıkmaya karar verdi ve o maçda adeta Johnson’ı yerle bir ederek tüm dünyaya adeta kaçma Lennox bu maçın rövanşı olmalı diyordu.Hatta o maçdan sonra canlı yayında verdiği röportajda ekranlara bakarak ‘’Hey Lennox ben burdayım sen nerdesin.Biliyorum ki bu maçı izledin ve artık kaçma ve çık karşıma’’ diyordu.Herkesin saygısını da kazanmaya başlamıtı Vitali.Ama aynı zamanda Lennox da Vitali’yi Kirk Johnson karşısında izleyince önündeki tehlikenin ne kadar büyük olduğunu iyice anlamıştı.
Geçenlerde Vitali’nin de açıkladığı gibi Lennox ve Vitali Londra’da Johnson maçından sonra 1 saate yakın görüşmüşler ve rövanş için anlaşmışlardı.Fakat Lennox birden boksü bıraktığını açıklayıverdi.Kanıtlayacak ve başaracak bir şeyi olmadığından bahsediyordu basın toplantısında.Ama tüm dünya gibi o da biliyordu ki başarması gereken aşması gereken bir engel vardı o da Vitali Klitschko idi.Fakat Lennox bence kendi kariyeri açısından büyük bir risk olan Vitali rövanşına çıkmadan boksu bıraktı. Tabi ki arkasında bir çok soru işaretlerini de bırakarak bokse elveda dedi.O yarıda kalan maç devam etseydi veya rövanş olsaydı ne olurdu pek bilinmez ama bir gerçek var ki o da Lennox’un Vitali’yi çok büyük bir tehlike olarak görüp boksu bırakmasıydı.Yanı kısacası Vitali Klitschko Lewis’in aklına girmişti.Rakibinin aklına girmek o kadar önemlidir ki hani derler ya soruyu anlamak çözmenin yarısıdır diye işte tıpkı öyledir rakibinin aklına girmek de onu yenmenin yarısıdır.Yine Vitali’nin açıklamalarından öğrendiğimiz kadarıyla Lewis’in rövanşa çıkmayarak boksü bırakmasını annesi istemiştir.Ne denir ana yüreği dayanamadı sanırım.
Aradan 6 yıl geçmesine rağmen halen Lennox Lewis-Vitali Klitschko rövanşının olmasını bekliyor tüm boksseverler.Hatta geçenlerde Vitali’nin Arreola zaferinden sonra Lewis’in eski antrenörü Emanuel Steward aynen şöyle demişti ‘’Vitali’nin tek bir amacı var o da Lennox ile rövanş yapmak ve onu yenmek.Şu anda yaptığı ve yapacağı hiçbir maç onu zerre kadar ilgilendirmiyor,biliyor ki herkesi yenecek onun tek amacı Lennox’u tekrar ringlere çekebilmek.’’Peki böyle bir rövanşın olma ihtimali var mı derseniz bence çok ama çok az hatta yok denebilecek kadar az.Vitali’nin şahane olan son form durumu ve Lennox’un en iyi döneminde bile altedemediği Vitali gerçeğini göz önünde bulundurunca sanırım Lennox’un dönmesi tam anlamıyla bir çılgınlık olur.Kısacası şu anda böyle bir rövanşda kesinlikle hiç ama hiçbir şansı olmaz Lennox’un.Birbirlerine reach mesafesi olarak üstünlükleri olmayan,savunmanın ve aynı zamanda hücumun da ustası,tecrübenin artık limitindeki en ince kurtlukları bilen 2 büyük efsane olan boksün ağalarını her ne olursa olsun bir kez daha ringde birbirlerini kıyasıya hırpalarken görmek için neler vermezdim.Hbo spikeri Larry Merchant’ın 2003’deki maçdan sonra söylediği gibi ‘’Let’s do it again’’ ‘’Haydi bir kez daha’’..Evet ‘’We want rematch’’ ‘’Rövanş istiyoruz’’ VITALI KLITSCHKO-LENNOX LEWİS 2

9 yorum:

Adsız dedi ki...

bugune kadar okudugum en güzel yazıydı bu macla ilgili,dediginiz gibi yaptım,yazıyı okuduktan sonra videoyu izledim vitalinin nooo noooo nooooo deyişi icimi burktu:)yazılarınızı merakla bekliyorum:)

Adsız dedi ki...

ufuk abi merhaba ben samet, murat abini yeğeniyim yazıyı okudum maçı izledim vitali o aparkartı yediği halde nasıl bu kadar dayanıklı oluyor?

Ufuk Çağdaş Erdem dedi ki...

Merhaba Samet..Lewis'in Vitali'ye vurmuş olduğu aparkat gerçekten son derece etkili bir yumrukdu.Şimdi bazı boksörler vardır bu tür yumruklarda çok kolay bir şekilde dağılıp nakavt olurlar.Bazıları da vardır ki Vitali gibi bana mısın demez.Biz buna boksde çenesi sağlam boksörler deriz.Dağılıp nakavt olan boksörler için ise kristal çene tabiri kullanılır.Çene tabirinin üzerinde durulmasının sebebi de beyine giden ve dengeyi sağlayan sinirlerin bir çoğunun çeneden geçmesidir.Yani çenesine isabet eden sert bir yumrukda boksörlerin dengesi bozulur ve ayakda durmakda zorlanırlar.Bu yüzdendir ki bosörler gard alırlarken ilk korudukları yerleri çeneleridir.Vitali'nin neden dağılmadığını sana şöyle açıklayayım.Vitali: 1-Dayanıklı 2-Yere sağlam basan 3-İç gücü ve dengesi son derece yüksek olan 4-Son derece sert ve sıkı bir kas yapısı ve bütün bunların sonucunda sağlam bir çeneye sahip bir boksör.Fakat şunu da hiç bir zaman göz ardı etmemek gerekir ki özellikle ağır sıklette ne kadar sağlam bir çeneye sahip olursanız olun ivmeli ve vücuduyla birlikte vurulan ve tam çeneye gelen bir yumruk en sağlam çeneyi bile dağıtır.Böyle bir yumruğa örnek olarak Lennox Lewis-Hasim Rahman ilk maçında Rahman'ın Lewis'e attığı ve Lewis'i nakavt ettiği yumruğu örnek verebilirim.İşte o şekilde ivmeli ve tüm vucuduyla atılan bir yumruga hiç bir boksörün yapabileceği bir şey yoktur.Vitali sağlam çene ve dayanıklılık unsurlarında da en önde gelen boksörlerden biridir.

Adsız dedi ki...

Lennox kaçmış, tabi bu maç için değil ama sonrasında rövanşa çıkması gerekirdi. Zaten holyfıeld karşısındada baya bi kollanmıştı. Çağlar ERDEM

Adsız dedi ki...

sağol ufuk abi
samet

murat elmas dedi ki...

ben 80 doğumluyum çocukluğumdan beri boks maçlarını kaçırmam, holyfield, rahman, tyson, lewis, maskaev,rahimov, value, çoğaltılır.hepsini izledim.muhammed ali, frezen, video larını izlerim.maçlar sayesinde çok gece uykusuz kalmışımdır.rocky serileriyle büyüdük ama vitali hem kişiliğiyle hemde sportmenliğiyle ve tabikide boks'uyla tartışmasız "1" numara.kardeşi vilademir den de iyi.bir de çocukluğumdan beri formula yı kaçırmam senna kraldı, ama shumi tüm zamanların en iyisiydi.şanslıyım efsaneleri canlı izleme fırsatım oldu.agassi, jordan, michael jackson, ben jonson, sergi vutka vb. konumuza dönersek vitali klichko gönüllerin ve bence tüm zamanların ringleri şampiyonudur.selamlar..

Adsız dedi ki...

bana boksu sevdiren adam vitali.

Mehmet Doktoray dedi ki...

yazınızı okudum,bir çok noktaya katılmama rağmen ne yazıkki bazı yerlerde objektiflikten uzak cümleler görebiliyoruz bu yazıda.vitali hayranı olabilirsiniz saygı sonsuz ama karşısında yenilmez boksör lennox lewis var ve bu maç tesadüfen kazanılmış gibi gösterilen bir maç değildir.gelelim maça.lennox rakibini çok hafife almış olacakki, gard almadan sürekli vitalinin yumruklarını alıyor yüzüne.ilk 2 raundda kuşkusuz vitalinin üstünlüğü görülüyor. tam tersini düşünün bir an için.vitalinin gard almadan lennox karşısında acaba sonu ne olurdu hiç düşündünüzmü ne kadar dayanabilirdi.3.raund maçın kaderini belirleyen raunddu.vitali ilk 2 raundun üstünlüğünün vermiş olduğu heyecanla,lennox lewis ise rakibini küçümsemiş gibi gardını düşük tuttuğu ilk 2 raundun vermiş olduğu dersle maça başladılar.3. raunnda lennox öldürücü darbelerini indirmenin yolunu bulmaya çalışıyor,bunda biraz başarılı oluyor ve yukarıdaki yazıdada belirtildiği gibi çok tehlikeli bir yerde vitali derin bir yara alır,üst kaşı açılır,kan revan içinde kalır,maç bir anda tersine döner,lennoxun üstünlüğüyle raund biter.sonraki raundlarda karşılıklı yumruklaşmalarla devam eder.lennoxun meşhur aparkatı gelinceye kadar maçta yorgun iki boksör vardır.aparkat olayı zaten yukarda anlatılmış tekrar etmeye gerek yok.sonrasında maç vatilinin açılan kaşı nedeniyle lennox lewis tarafından kazanılır vs. Şimdi vitalinin en formda olduğu bir dönem diyebileceğimiz bir zamanda,karşısına kariyerinin sonlarına gelmiş,yenilgisiz bir boksör lennoxu yenememesidir ilginç olan.(yenilgisiz diyorum çünkü rövanşı almıştır kaybettiği 2 maçın.hatta mc callın ağlayarak kaçtığı maçtır bir tanesi.)sonuçta maçı vitalinin kaşını açarakta olsa kazanmıştır.bu tarz durumlar zaten box maçlarında olan şeyler.tko ile bir çok maç kazanan boksörler vardır.bunu hazmedememek niye?adam işini yapıyor ve gidiyor vitalinin doktoru maçı iptal ettirdiyse lennoxun ne suçu var?muhammed ali den sonraki en büyük boksör lennox lewistir bunu da unutmayın kendisi demir yumruktur kaç kişiyi bayılttığını görebilirsiiniz eski maçlarda.Vitali hayranı arkadaşlara soruyorum,vitali,lenoxun en formda olduğu yıllarda çıksaydı karşısına ne yapabilirdi lenoxa?,kaldıki en formda oldugu dönemde dahi yenememiştir lenoxu.yenilen pehlivan güreşe doymaz beyler.Lennox Lewis bir efsanedir.çok kızacaksınız yazılarıma ama gerçekler acıdır beyler.

emre dedi ki...

şarkının adı ne

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails