Birinciysen birincisindir , ikinciysen hiçbir şey...

wladimir klitschko etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
wladimir klitschko etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Temmuz 2011 Pazar

Gel Gel Gel Güzelim (David Haye) Gel Gel Acımıycakkk:)))



       Sonunda 3 yıldır süren tartışma bitti ve Wladimir Klitschko UD ile yani 3 hakemin de karşılaşmayı kendisine vermesiyle David Haye'yi mağlup etti..Böylece Klitschko Dream gerçek oldu ve tüm ağırsıklet kemerleri Klitschko ailesinde toplanmış oldu..Ring Magazine kemeri de dahil..Bu karşılaşmayı önce teknik anlamda boks tekniği dahilinde madde madde değerlendirelim daha sonra da ring dışı ve Trash Talking boyutunda bir değerlendirme yapalım...


1-Karşılaşmanın özeti iki boksör açısından şuydu..Haye çok sık ve değişik eskivler yapıp özellikle de kafa hareketleriyle bunu çok fazla süsleyip çıkaracağı sağ-sol kombinasyonlarla Wladimir'i nakavt etmek istemiş maç öncesindeki plan bu..Yani maçı sayıyla falan alma şansı olmadığı gibi Haye bu şansı zorlayacak her hangi bir şey de yapmadı en azından planı hiç öyle sayı toplayayım falan değildi..Zaten Wladimir'in nasıl mücadele edeceğini biliyorduk aynen beklediğimiz gibi de oldu..Burada merak edilen nokta Haye nasıl bir taktikle ringe çıkacaktı..Nispeten Valuev maçındaki tarzına yakın bir taktikle mücadele etti ama işte karşısında bir adım bile geri atamayan,hareketsiz bir Valuev yoktu..Haye ilk raunddan itibaren adeta yağda kayan sabun gibi kafasını sürekli hareket ettirdi ki bu çok ama çok kritik bir noktaydı maçı kazanabilmesi açısından..Kafa eskivlerinin yanına ikili ters hareketlerle vücut eskivlerini de ekleyince Wladimir Klitschko'yu maçın başlarında çok tedirgin etti..Hatta maçın sonuna kadar da aslında Wladimir'in bu tedirginliği sürdü..Şunun için diyorum normal şartlarda Wladimir çok daha fazla o sol direklerini sağ kroşe ile süsler ve rakibinin işini bitirirdi..Fakat hem ortada 4 tane kemerin olması hem  Haye'nin ne zaman ne tarafa kayacağı belli olmayan eskivleri ve tabii ki Wladimir'in boşa atacağı bir sağın Haye tarafından anında cezalandırılma ihtimali Klitschko'yu çok daha kontrollü ve daha az risk alan bir boks yapmaya zorladı..Zaten doğal olarak atacağı sol Jab'leri ile puanları toplayacağını bilen Wladimir arkasından sağını getirmedi pek fazla..Açıkcası ben daha fazla sağını işin içine sokup Haye'yi nakavt etmesini bekledim fakat tabii ortada çokk önemli şeyler olduğunu ve kaybedilecek çokk şey olduğunu da hesaba katınca Wladimir'i daha iyi anlıyorum..

2-Gelelim çok fazla tartışma konusu olan Wladimir'in Haye'yi yere doğru bastırmasına ve devamında gelişen durumlara...Arada 10 cmlik bir boy farkının olması ve Haye'nin aşşağılardan Wladimir'e ulaşmaya çalışmasından dolayı doğal olarak boksörler birleştiğinde Haye Wlad'ın bel hizasında kaldı hep..İşte bu noktada Wladimir'in Haye'yi yere doğru bastırması kadar doğal bir şey olamaz..Çünkü bunu yapmasa Haye enseye,kulak arkasına öyle yada böyle çalışacaktı..Wladimir de buna izin vermemek adına o sıcak teması sonlandırmak adına Haye'nin üzerine ağırlığını vererek bu pozisyonları geçiştirdi..Şimdi mantıklı olalım bu hareket boks izleyen bizler için oyunu soğutan ve çok hoşumuza gitmeyen bir hareket..Fakat bunu yapmazsan eğer elindeki avantajını rakibe vermiş olacaksın ve ortadaki kemerleri de düşününce sonuca gitmek adına Wladimir'in yaptığı bu hareket doğrudur..Şimdi pek çok kimse hatırlamayabilir ama bu hareketi yani ağırlığını rakibinin üstüne vererek onu yere itme hareketini boks dünyasına kazandıran boksör o meşhur Lennox Lewis'tir..Lewis bunu zamanında yaptığında eleştiriler alıyordu elbette ama İngiliz olmanın verdiği lobi avantajı her zaman bu tür hareketlerini Lennox'un görmezden gelinmesine sebep oluyordu..Şimdi herkesin Lennox Lewis efsane büyük boksör ahhh ahhh o olsa bu Klitschko'ları ne yapardı demesinin altında bir tek sebep var..Şu anda Klitschko'lara rakip olmaması ve bu kardeşlere karşı bir kahraman yaratma isteği hepsi bu..Yoksa çok iyi hatırlıyorum o dönemleri yaşayanlar veya takip edenler de bilecektir Lennox Lewis de çok fazla sevilen bir figür değildi ağırsıklet boks dünyasında...Kısacası fizik,boy ve reach avantajın varsa bunu kullanacaksın bundan daha doğal bir şey olamaz..Bu görüntü boksseverleri pek sarmasa da doğru olanı budur...

3-David Haye'ye yumruk isabet ettirmek o kafa ve vücut hareketleriyle gerçekten çok zor..Fakat ilk 4-5 raunddan sonra o kafa hareketleri sekteye uğramaya başlıyor özellikle de Wladimir'in sol direkleri sonucunda yıpranmanın getirdiği bir sonuç olarak..Zaten maçın ikinci yarısında Wladimir hakimiyeti bu sayede iyice ele aldı..Kafa hareket etmeyince çok daha fazla açık hedef durumuna düştü Haye ve Wladimir de bunları iyi değerlendirdi daha da iyi değerlendirebilirdi...Kolay değil dünyanın en sert yumruğunu kafanıza alıp alıp o kafayı maçın başındaki gibi hareket ettirebilmeniz..Bu kafa hareketlerini en iyi Tyson yapardı özellikle ilk 3 raundda ve zaten o arada işinizi bitirirdi..Tyson başka bir şeydi ona girersek çıkamayız yazının içinden:)) Yumruk isabet ettirmenin zor olduğu boksör bir tek David Haye mi elbette hayır Wladimir'e yumruk atmak Haye'ye vurmaktan çok daha zor..Aşılmaz olan sol direğinin altından geçmeye çalıştığınızda zaten üstünüze abanıyor orda bitiyor..Sol direğin üstünden ikili kombinasyonlarla üstüne gitmeye çalıştığınızda işte Wladimir fiziğine oranla çok hızlı ve iyi bir zamanlamayla  geri çekiliyor..Bu sayede ilk bombayı savuşturuyor..Devamında gelen ikinci bombayı da soldan geliyorsa sağını kaldırarak,sağdan geliyorsa solunu kaldırarak yani bloklayarak savuşturuyor..Bugun de bunu defalarca büyük tecrübenin de getirmiş olduğu rahatlıkla yaptı Haye'ye karşı..Bir kez kaçamadı bu bombalardan Haye 3.raundda çok iyi bir sağ isabet ettirdi fakat Wladimir devamında o durumu çok iyi soğuttu ve hemen toparladı..İşte Tyson böyle en ufak kan kokusunu alınca piranalar gibi rakibe saldırır ve işi bitirirdi..Tabii Haye bir Tyson değil..

4-Klitschko'larla maç öncesi karşılaşmadan çok fazla şey yapmayı planlarsınız fakat ringde işler hiç de beklendiği gibi gitmez..Bir bakarsınız ring dışında kağıt üzerindeki hesaplarınız ringde tutmuyor..Bugun David Haye'nin planlamadığı ve yanlış yaptığı en önemli nokta o kafa eskivlerinden sonra içeri girmeye çalışmaması oldu..Yani Wladimir'in direklerini veya kroşelerini boşa çıkarmak konusunda nispeten başarılı oldu o kafa ve vücut hareketleri ama devamında içeri girip kendi pozisyonunu yaratmaya uğraşmadı..Burada aslında önemli bir nokta var..Böyle rakibine göre kısa kalan boksörlerin yakın boksü tercih etmeleri çok doğaldır..Fakat Haye genellikle ivmeli ve geriden getirerek attığı için bir çok yumruğunu yakın mesafede gerilmeden sert yumruklar çıkaramıyor..Sol direkleri falan çok ama çok zayıf kalıyor Wladimir ile kıyaslandığında..Hani Rivaldo'yu bilirsiniz hiç gerilmeden durduğu yerden füze gibi şutlar çıkarırdı..İşte o füzeleri Haye çıkaramadı denediği şey Hami gibi gerilerek füzeler çıkarmak oldu..Bunu da yukarda anlattığım şekilde Wladimir geçiştirdi..Yakın mesafeden etkili,indirici,sert yumruk atmak için sol hukunuzun çok iyi olması lazım..En favori yumruğumdur benim sol huk..Aslında bu sol hukun uzmanlarından biri de Wladimir'di ama bugun o da bunu pek kullanmadı.Dedim ya biraz tedirgindi yumruk repertuarını sergilemek konusunda..Sol huk demişken bu yumruğun Peygamberi Tyson'dı Frazier ve David Tua'yı da bu kategoriye Tyson'ın bir altına koyarım..


Bu kadar teknik analize son verelim sıkıcı olmadan ve ring dışına bakalım biraz da..Bu maçın rövanşı falan kesinlikle olmaz bir defa bunu bir kenara yazalım..Rövanş olacak bir durum yok ki ortada..Bir boksör her türlü taktik teknik anlamda bir diğerine üstünlük sağlamış neyin rövanşı olacak onu anlamadım..Hadi oldu diyelim bundan daha farklı ne görmeyi umuyorsunuz..Yine aynı senaryo gerçekleşir merak etmeyin.Hatta Wladimir daha da rahat ve daha da rakibini çözmüş bir şekilde kazanır..


David Haye'ye gelirsek..Bu kadar çok konuşup,ortamı bu kadar gerip sonunda çok daha fazlasını yapabileceğini bekliyordum açıkcası..Fakat her ne olursa olsun Haye'nin öyle ya da böyle ağırsıklete bir heyecean getirdiğini ve ilginin yeniden ağırsıklete çevrilmesini sağladığını kabul etmemiz gerek..Ring dışında yaptıkları bazen gerçekten aşırıya kaçsa da bunlar profesyonel boksde oluyor daha başka neler oluyor neler...Bu kadar trash talk yapan bir boksör genellikle kaybettiğinde çok çabuk gözden düşer..Zaten Haye'nin de düşecek bir zamanı kalmadı..Boksü birakacak dediğine göre 3-4 ay sonra..Her ne olursa olsun böyle bir heyecanı bizlere yaşattığı için David Haye'ye de teşekkür etmemiz gerek..

Şimdi gelelim maç sonrası kimler neler söylemiş...

Wladimir demiş ki ''David Haye'yi nakavt etmek çok güzel bir şey olacaktı fakat daha önce de karşılaştığım bir durum tıpkı İbragimov maçında olduğu gibi eleştiri aldım..Aynı durum söz konusu..3 raunddan sonra Haye pes etti ve stratejisinden vazgeçti veya vazgeçmek zorunda kaldı ve çok fazla temkinli ve kontrollü bir hale büründü..Tıpkı İbragimov gibi yumruk isabet ettirmenin çok zor olduğu bir isim Haye fakat ringde hücum anlamında benimle korakor meydan okuyacak bir boks yapamadı tıpkı diğerleri gibi...50.nakavtımı kutlamak isterdim fakat biraz ertelemiş olalım..Halen Haye'nin maç öncesi yaptıklarını kabul etmiyorum..Özellikle yaptıkları boks sporuna büyük bir saygısızlıktı..Sanırım şimdi maçtan sonra maçın ve sonucun kendisi konuşur artık..Bir çok rakibini çok fazla eleştiriyordu Haye beni de eleştiriyordu çok fazla temkinli ve kontrollü olmakla fakat bugun kendisi herkesten fazla temkinli ve çekingendi ringde..Fakat gerçekten çok hızlı ve onu nakavt edecek fırsatları yakalayamadım..Bir kaç tane iyi yumruk isabet ettirdi fakat maçın hiç bir bölümünde bunlar beni sarsmadı kontrolümü kaybettirmedi ve canımı yakmadı..12 raund boyunca hiç bozmadan aynı boksumu yaptım..Benim karşıma çıkan bir çok boksörü hep eleştirmişti ama o da aynı sonla karşılaştı..Bizim rüyamız gerçekleşmiş oldu ve tüm kemerler Klitschko ailesinde toplandı gerçekten çok mutluyuz.''


David Haye demiş ki ''Wladimir'in yumruklarını aşabileceğimi umuyordum hatta Wladimir'i cezalandırabileceğimi de hissettim fakat sağ ayağım buna izin vermedi..3 hafta önce sağ ayak parmağımı kırmıştım ve lokal anesteziler sayesinde ayakta duruyordum..Bu yüzden sparring antremanlarını normalde olduğundan çok daha erken kesmek zorunda kaldım ve bunu kimseye söylemedim kimse bilmedi..Şimdi size sağ ayak parmağımı göstereceğim gerçekten çok kötü halde ve bu yüzden patlayıcı hayemaker larımı çıkaramadım..Gerçekten çok büyük hayal kırıklığı içerisindeyim Wladimir'in çenesi oradaydı fakat ben sağ ayağımı hareket ettiremediğim için patlayıcı yumruklarımı çıkaramadım..Yetişemedim Wladimir'e malesef..Anestezilerle,seyircilerin bana verdiği adrenalinle bu sakatlığı aşıp Wladimir'in çenesini bulabileceğimi umuyordum ama kırık bir parmakla mücadele etmek gerçekten çok zor..Maçı yarıda bırakmayı da düşündük ama bu maç için para verip oraya gelen binlerce kişiye saygısızlık olacağını düşündüğümüz için bunu yapmadık..Wladimir'e gelirsek o gerçekten mükemmel bir boksör,gerçekten çok ama çok iyi..Benden 14 kilo daha ağır..Bana bazen en iyi yumruklarını isabet ettirdi ama ben yere düşmedim..Maçın hiç bir anında canım yanmadı sallanmadım..Sanırım ben de mükemmel bir boksör olduğumu ıspatladım..Fakat çok üzgünüm o yumruklarımı Wladimir'e isabet ettiremediğim için inanın ayağım çok kötü durumda..Daha öncede kariyerimde bir çok sakatlıkla maç yaptım fakat bu gece benim gecem değildi bu sefer yapamadım..Ben ayağımdaki sakatlık sebebiyle üstüne çok gidemediğim için onun üstüme gelmesini sağlayıp onu cesaretlendirmeye çalıştım ki benim atış alanıma girsin diye fakat Wladimir çok akıllıca boks yaptı ve sayıyla kazandı..''


Adam Booth da demiş ki ''Hakemden gerçekten tiksindim..İtme yzünden yere düşen Haye'ye saydı..Maçtan sonra da bu düşüncelerimi hakeme ilettim..Sonuçla ilgili bir sorunumuz yok doğru bir kararla kazandı Wladimir fakat hakemden tiksindim bunu söylemeliyim..Wladimir çok büyük ve etkili bir adam..Haye çok daha ufak olan taraf ve Wladimir'e ulaşmayı beceremedi yakalayamadı onu..İlk yumruğunun arkasından devamını getiremedi Haye hem Wladimir çok iyi kaçtı geriye hem de Haye'nin ayağındaki sakatlık buna izin vermedi..Wladimir çok büyük bir şampiyon..Haye'nin ayağı sakat olmasaydı kimbilir Haye belki daha fazla yumruklarla yakalayacaktı Wladimir'i..Wladimir ile boks yapmak gerçekten çok zor fakat onun için de Haye ile kapışmanın zor olduğunu düşünüyorum çünkü David çok hızlı..Fakat Wladimir 12 raund boyunca üst düzey konsantrasyonla boks yapabileceğini ıspatladı tebrik ederim..Biz büyük bir hayal kırıklığı yaşıyoruz..Sakatlığın da etkisi var tabii bu hayal kırıklığında..''


Evetttt maçtan sonraki söylemler de bu şekilde bunları ayrıyetten yorumlar kısmında değerlendiririz..Son olarak Wladimir Klitschko-David Haye maçının yumruk istatiklerine bakarak yazımızı sonlandıralım..Toplam atılan yumruklarda Wladimir 509 yumrukda 134 isabet sağlamış..Haye ise 290 yumrukta 72 isabet sağlayabilmiş..''Jab''lerde ise Wladimir 376 da 105 isabet sağlamış..Haye ise 171 de 36 isabet bulabilmiş..Power Punchlarda ise yani güçlü yumruklarda ise Wladimir 133 de 29 Haye ise 119 da 36 isabet sağlamış..

UFUK ÇAĞDAŞ ERDEM

19 Haziran 2011 Pazar

Wlad vs David ''8 yıl aradan sonraki en büyük ağırsıklet boks maçı''



       Uzunnnn bir bekleyişin ardından sanırım artık yolun sonuna gelindi.2 Temmuz gecesi Hamburg'da Wladimir Klitschko-David Haye ağırsıklet kemer birleştirme karşılaşması yapılacak..Tabii inşallah demeyi de unutmayalım çünkü her an bir aksilik olup bu karşılaşmanın yine yatmasından da korkmuyor değilim..Gerçi artık yolun sonuna gerçekten geldik ve bu kadar hazırlıktan ve reklamdan sonra çokkk büyük bir sakatlık olmadıkca bu karşılaşma nihayet gerçekleşecek..Bu karşılaşmayla ilgili daha önce de yazılar yazmıştım hatta uzun uzun ilk açıklandığında bu karşılaşma değerlendirmiştim..Bugun kısa ama artık net bir şekilde nelerin olabileceğini sizler için değerlendireceğim..

       Hani bazı filmlerde 2 tane senaryo vardır ve atıyorum bir kadın o gün o kapıdan girerse başka bir senaryo yazılmıştır girmezse bambaşka bir hikayeye sahne olacaktır film işte öyle bir durumla karşı karşıyayız..Öncelikle bu maç kimin için daha önemli ve hayati önem taşıyor buna bir karar verelim..Çünkü sporlarda kimin daha çok istediği ve daha konsantre olduğu özellikle birbirine yakın rakipler arasında son derece belirleyici olmuştur..Bence kesinlikle Wladimir Klitschko için bu maç çok daha önemli ve kaybedilmemesi gereken bir maçtır..Eğer bu maçı kaybederse tırnaklarıyla kazdığı mükemmel bir kariyer bir anda yerle bir olacak..Hem de hiç tartışma götürmeyecek bir biçimde Wladimir için tam bir felaket olur olası bir mağlubiyet..Herkes diyecek ki bak gördün mü gerçekten de bu adam bir balonmuş ve sadece fiziki üstünlüğünü kullanarak bir yerlere gelmiş..Karşılaştığı ilk sert rakibi karşısında dağıldı gitti ne önemi var daha önceki galibiyetlerinin..Evet böyle söylenecek zaten daha önceki mağlubiyetlerinde de defalarca zor durumlara düşmüş bir Wladimir için bunların söylenmesi son derece normal olacaktır..Bir numara ve en büyük olmak dışında hiç bir hedefin başarı sayılmayacağı Wladimir için bu mağlubiyet her şeyin sonu olabilir..Onun için bu karşılaşmayı 15 yıllık profesyonel boks kariyerinin en önemli ve can alıcı müsabakası olarak gördüğüne eminim..David Haye açısından bakarsak eğer bu maçı kaybetmek Haye'ye o gevşek gevşek konuşmalarının,yaptığı hakaretlerin,giydiği kesik başlı Klitschko tişörtünün ve daha bir çok konuşmasının bedelini ödetmekten başka bir şey ifade edeceğini sanmıyorum..Elbette o da bu maça çok önemli ve kariyerinin en önemli karşılaşması olarak bakıyordur fakat kariyer olarak Wladimir gibi alt üst olabilecek muhteşem bir kariyere sahip değil..Bu maçın 8 yıl önceki Vitali Klitschko-Lennox Lewis karşılaşmasından beri en büyük ve ilgi çeken ağırsıklet boks müsabakası olmasının altında da Haye'nin bu maç için yaptığı bu konuşmalar,reklamlar ve şaklabanlıklar yatsa da asıl en önemli olan şey İngilizler'in her alanda olduğu gibi sporcularını çok şişirip piyasaya sürmesi ve inanılmaz reklamlarını yaparak sporcularını cilalayıp parlatmalarıdır..Sonuçta ne olursa olsun o kadar konuşmadan sonra bu maçı izleyenler kimin söylediği sözleri yutacağını ve galip geleceğini merakla bekliyor..Nakavt olan bir David Haye çoğu kimseyi şaşırtmayacaktır fakat 7 yıldır mağlubiyet nedir bilmeyen son 4 yıldır da neredeyse yumruk dahi almayan Wladimir'in nakavt olması büyükk bir olay olacaktır..Sonuç olarak Wladimir için bu maç çok daha fazla kazanılması elzem bir karşılaşma..

       Karşılaşma öncesinde yapılan basın toplantılarında ve en son yayınlanan HBO'da Max Kellerman'ın yönettiği ''Face Off'' programında David Haye Wladimir'in elini sıkmadı..Her şeyden önce çok iyi bir sporcu ve insan olan Wladimir ise her seferinde elini Haye'ye uzattı fakat Haye elini sıkmak bir yana bir de ''Elini sıkmıyorum senin eğer erkeksen gel ve beni cezalandır hadi '' diyerek Wladimir'i iyice tahrik etti..Tabii David Haye'nin böyle yapmasının altında yatan bir sebep var..O da Wladimir'in aklına girmek ve psikolojik oyunlar oynayarak Wladimir'in kontrolunu kaybetmesini sağlamak..2 yıl boyunca tümmmm bu yaptıklarında Wladimir'i kızdırmak anlamında başarılı olduğunu itiraf etmeliyim fakat bu onun için iyi bir sonuç mu verecek yoksa çok daha fazla acılı ve rezil olacağı bir mağlubiyete mi yol açacak derseniz ikincisine biraz daha yakınım ben..İlk defa Wladimir'in gözlerindeki o kini,hırsı ve nefreti görebiliyorsunuz Haye ile karşılaştığında..Fakat her ne olursa olsun Wladimir, basın toplantılarında ve katıldıkları SkySport'daki Ringside programında olsun HBO'daki ''Face Off'' programlarında olsun bu nefretini pek hareketlerine yansıtmadı ve sakin kontrollü bir görüntü çizdi tıpkı gerçek bir şampiyon gibi davrandı..Haye ise kemer sahibi bir ağırsıklet şampiyonu olduğunu unutarak bir ''Challanger''gibi davranmaya devam etti..Elbette 2 sene önceki şaklabanlıkları ve terbiyesizlikleri yapmadı ama sanki ringde yapacaklarından daha çok ring dışında bu işi kazanmaya daha çok konsantre olmuş gibi geldi bana..Bu karşılaşmanın pazarlanabilmesi için gerekli her şey yapıldı aradan 2 senelik bayaa da bir zaman geçti ve ring dışında her şey hazır gelin bir de ringde neler olabilir ona bir bakalım..

       İki senaryodan bahsetmiştim..Evet bu iki senaryoyu da belirleyecek olan kişi David Haye'dir..Birinci senaryo David Haye'nin tıpkı 3 sene önce yine bir kemer birleştirme maçında Wladimir karşısındaki Sultan İbragimov tarzı ringe çıkacağı senaryodur..Umarım böyle bir senaryo olmaz çünkü o zaman 3 sene önceki İbragimov maçının ki çok sıkıcı bir maçtı bir benzerini izleyebiliriz..O gün ayak ve vücut hareketleri daha hızlı olan Sultan, Wladimir'in üstüne gitmek yerine sürekli geri vitesde kalmayı tercih etmiş ve karşılaşmayı açık ara sayı farkıyla kaybetmişti..Elbette ayak ve vücut hareketlerinin özellikle de kafa eskivlerinin hızlı olması büyük bir avantajdır fakat bunu bir de rakibinizin savunmasını aşıp çenesine ulaşmak için de kullanmanız gerekir..Sultan İbragimov bunu sadece kendi savunması için ve yumruk almamak için kullanmıştı..Elbette koskoca 12 raund boyunca dev gibi bir Wladimir'den o küçük ringde bir yere kadar kaçabilirsin..O gün İbragimov aldığı bazı sert Wladimir sol sağ kombinasyonlarından sonra banamısın dememiş ve ayakta kalmayı başarmıştı..Zaten İbragimov hem çenesinin sağlamlığı hem de bence yere çok ama çok sağlam basmasıyla ünlü bir boksördü..Haye ise bu konuda elbette İbragimov'dan daha geride ve alacağı ikili üçlü Wladimir bombalarının sonucunda ayakta kalabileceği konusunda şüphelerim var..Tam işte bu noktada ikinci senaryoya bir göz atalım..İkinci senaryoda da yine Haye başrollerde..O hızlı ellerini güçlü yumruklarını tıpkı 2003'de Corrie Sanders'ın yaptığı gibi Wladimir'i nakavt etmek için kullandığı senaryodur..Bunu başarabilir ve Wladimir'in çenesini bir defa değil ikili üçlü kombinasyonlarla bulması lazım bulursa o zaman 2003'deki gibi bir film seyredebiliriz..Tabii arada 2003'e göre 2 tane çokk büyük fark var..Aradan geçen 8 sene bazı şeyleri özellikle Wladimir tarafından çok değiştirdi..Emanuel Steward ile çalışmaya başlayan Wladimir çenesinin nispeten zayıflığını ve kondusyon sorununu göz önünde bulundurarak bambaşka bir taktik ve savunma anlayışı ile boks yapmaya başladı..Aradan geçen 8 yılda da bu stili mümkün olabilecek en üst seviyede mükemmelleştirdi..Corrie Sanders'ın attığı o korkusuz yumrukları arka arkaya Haye'de çıkarabilir ama Wladimir o eski Wladimir değil saçma sapan kontraları artık hemen hemen hiç almıyor..Tabii ikinci fark ise Corrie Sanders'ın tam bir bizon gibi güçlü olması ve rakibinin üzerine giderken alabileceği kontralara çok iyi dayanabilecek bir vücut yapısına sahip olmasıdır..Bu yapısına da güvenerek Wladimir'in üstüne gitmişti o gü Sanders..Şimdi bu dayanıklı ve yumruk alabilen yapının ve bu tür bir güvenin Haye'de olduğunu sanırım kimse iddaa edemez..Yani kısacası Sanders gibi saldırabilir ama saldırırken de kendini yerde bulabilir..Bu ikinci senaryo eğer gerçekleşirse son derece heyecanlı ama kısa sürecek bir boks ziyafeti bizleri bekliyor..

       Gelelim başrollere Haye'yi koyarak benim senaryoma..Bence Haye ne Sultan İbragimov gibi sadece kaçacak ne de Sanders gibi deli dana gibi Wladimir'in üstüne gidecek..Uygulayacağı taktik Valuev maçındaki gibi sürekli ringin her tarafını her karesini kullanarak dolaşmak ve fırsat bulduğunda da Wladimir'e saldırmak şeklinde olacaktır..Bu taktiği Valuev gibi bir hanzoya karşı son derece iyi uygulayabilen Haye Wladimir'e bu taktiği kaç raund uygulayabilecek işte önemli olan nokta burası..Aşılmaz Çin Seddi gibi duran Wladimir'in sol direğini aşmak bir yana dursun o sol direklerden gelen adeta kroşe edasında ve sertliğinde yumruklarla nasıl başedecek Haye merakla ve heyecanla bekliyorum..Hiç öyle Body Shot falan bu işlere girişmeyecektir özellikle Haye..Tek hedef var Wladimir'in çenesi..Ulaşması zor bir hedef olarak görünüyor..Hep Haye tarafından bahsettik biraz da 3 kemerin sahibi Wladimir Klitschko'ya göz atalım..Bence bu zamana kadar görmediğimiz derecede agresif ve yokedici bir Wladimir izleyeceğiz..Çünkü bu maç öyle bir hal aldı ki artık rakibini sadece sayıyla yenmek ve hatta hakem kararıyla Tko etmek bile yeterli görünmeyecek Wladimir için..Öyle bir cezalandırmak ve Haye'yi pataklamak isteyecek ki Wladimir bu bizlere son derece agresif ve ringde hücum adına aktif bir Wladimir izlettirecek diye düşünüyorum..1 seneyi aşkın bir süredir maç yapmamasının Wladimir'i çok fazla olumsuz etkileyeceğini sanmıyorum çünkü Emanuel Steward ile beraber çok fazla sparring partnerleriyle maç havasında antremanlar yaptığını biliyoruz..Bu noktada Wladimir'e bir uyarıda bulunacağım tabii beni duymayacak ama neyse:)) Ringde maç sırasında sarılmaların yaşandığı anlarda çok ama çok dikkatli olmalı Wladimir..Çünkü Haye ufak tefek ve elden avuçtan kayan bir adam olduğu için her an kendini bu sarılmalarda boşa çıkarıp rakibe kısa mesafeden denge bozucu yumruklar çıkarabiliyor..Bu yumrukların bir çoğu da enseye ve kulak arkasına gelen faullü vuruşlar tabii ama olur da hakemlerin gözünden kaçar ki son iki Haye maçında da bunlar gözden kaçtı o zaman Wladimir zor anlar yaşayabilir..Wladimir'in yapması gereken şey o balta gibi sert sol direğini hiç indirmeden sürekli Haye'yi yıpratmak ve hissettiği anlarda kimsenin karşıaında duramayacağı o sağ direğini Haye'nin suratına yapıştırmak olmalıdır..Haye'yi yerle bir edeceğim hırsıyla kontrolünü kaybetmesi Wladimir için hiç de iyi sonuçlar vermeyecektir..Zaten maçın belli bir noktasında Haye bu sol direklere ve arada bir gelen sağ direklere dayanamayıp yelkenleri suya indirmeye başlayacaktır..İşte o zaman Haye'nin işini bitirmek için çok daha agresif ve sert bir şekilde Haye'nin üstüne gidebilir Wladimir..Yani çok erken bir nakavta oynamayacak çok da geciktirmeyecek karşılaşmanın ortalarına doğru bu maçı nakavt ile alacak diye düşünüyorum ben..Eğer Haye, Sultan İbragimov tarzı olan senaryoyu uygularsa maç sayıyla bitebilir tabii ki Wladimir kazanır..

       Bu karşılaşmayla ilgili daha önceki yazdığım yazıyı da okumanızı öneririm..Bu karşılaşmanın olabilmesi için aradan geçen 2 yıllık süreci ve altyapıyı değerlendirmiştim o yazıda..İster okuyun ister okumayın ama bu maçı kaçırmayın muhakkak izleyin bir şekilde..Çünkü tüm dünya bu karşılaşmayı bekliyor ve tüm dünyanın en önemli kanalları bu boks maçını canlı yayınlayacak..Milyonlar değil belki bir kaç milyar kişi bu maçı izleyecek..Her şey hazır ve BOKSSSSSSSSSSS....

UFUK ÇAĞDAŞ ERDEM

6 Ocak 2011 Perşembe

Wladimir Klitschko VS David Haye 2 Temmuz 2011...




       Sonunda Wladimir ve Haye beklenen karşılaşmanın olması için 2 Temmuz 2011 tarihi için anlaşmaya vardı.Henüz imzalar atılmadı ve Haye halen bazı sorunlar çıkarıyor fakat bu maçı çok ama çok yapmak istiyor çünkü para kazanabileceği hem de iyi para kazanabileceği şu andaki tek maç Klitschko maçı Haye için..31.doğum gününde boksu bırakacağını çok defalar açıklayan Haye şunun şurasında emekliliğine 8 ay kala Wladimir gibi büyük para kazanacağı bir rakip ve fırsat bir daha hiç bulamayacak..

       Şimdi önce Haye'nin son 2 yıldır izlediği politikayı ve bunu neden yaptığını açık seçik anlatacağım..Ağırsıklete geçer geçmez daha dişe dokunur bir galibiyeti dahi olmadan fırsat bulduğu her yerde Klitschko'lara saldırdı,hakaret etti vsvs..Kısa yoldan kendi reklamını en üst seviyedeki boksörlere sataşarak yapmaya çalıştı..İşin doğrusu kabul etmeliyim ki bunu çok da güzel başardı hem de inanılmaz güzel bir strateji izleyerek başardı bunu..Bir hava alanında Wladimir'le karşılaştığında peşinden koşup önünü kesmişti ve nolurrrr benle ringe çık nolurrr diye adeta yalvarmıştı..Bir yandan da kendinin en iyisi olduğunu falan söylüyordu..Tabii kameralar da çekimde o sırada..Wladimir bunu pek ciddiye almadı ve önce kendini ispatla daha sonra benimle ringe çıkmayı ağzına al demişti..5 dakika falan hiç susmadan konuştı Haye hava alanında daha sonra Wladimir oradan uzaklaştı..İlerleyen zamanlarda Haye bu sefer Klitschko'larla ilgili basına demeçler vermeye başladı,hakaret etti hatta Wladimir'in kesik başlı resmiyle pozlar verdi vsvs..Bütün bu şovların sonucunda Wladimir Haye ile 2009'un Mayıs ayında karşılaşmayı kabul etti..Her şey ayarlandı hazırdı basın toplantıları yapılmıştı hatta bu toplantılarda Klitschko kardeşlerin kesik başlarının resmedildiği bir tişört yaptırıp bunu da giymişti..Aslında bir maçın çok satılması için gereken her şey olmasa bile bazı şeyler oluşmuştu..Kin,nefret vardı fakat Haye hep soru işaretiydi..Schalke stadında biletler ilk satışa çıktığında uzunn kuyruklar oluşmuştu..Fakat ne olduysa karşılaşmanın gerçekleşmesine 10 gün falan kala Haye sırtından sakatlandığını ve maça çıkamayacağını ilan etti..İşte bu noktada Haye bence taaa önceden planladığı bir oyunun ilk adımlarını sergilemeye başlamıştı..O kadar yaygara,reklam anlaşmalar falan hepsi çöpe gitmişti çünkü Haye benim gibi hiç kimsenin de inanmadığı o sakatlık dolayısıyla ringe çıkmadı..Wladimir de Chagaev ile ringe çıktı ve rakibini TKO ile yenerek tüm dünyaya en iyinin kendisi olduğunu adeta haykırdı (tabii Vitali'yi dışarda tutuyorum) Daha sonra 2009'un sonbahar ayları için Vitali ile görüşmeler yapıldı ve anlaşmaya varıldı..Fakat kimsenin bilmediği planlarında Haye'nin kesinlikle ama kesinlikle Vitali ile kapışmak yoktu..Aynen beklendiği gibi oldu ve Haye tıpkı Wladimir maçından olduğu gibi Vitali maçından da hatta anlaşmalar imzalanma aşamasındayken çekildi hem de sebep bile göstermeden gösteremeden..Fakat kesinlikle taa başından beri planladığı olayları teker teker başarıyordu Haye..Amacı büyük paralar kazanacağı bir maçtı..Bunun için de Klitschko'ların karşısına o da bir kemerle şampiyonlukla çıkmalıydı..Bunu yapabileceği tek isim ise Rus angutu Valuev'di..Valuev'i karşılaşma boyunca ringde kaçarak,saklanarak Valuev'in de çok ama çok yanlış stratejisiyle kazandı ve artık Haye'de bir kemer sahibiydi..Plan çok güzel ilerliyordu..Artık kemeri de vardı Haye'nin ve para için pazarlığa oturduğunda eli artık daha kuvvetli olacaktı..Fakat bu planı daha fazla uzatmanın da artık bir anlamı kalmamıştı çünkü daha önce defalarca söylediği gibi 31.yaş gününde ringlere veda edeceğini söylemişti Haye..2 yıldır bilinçli bir şekilde yürüttüğü plan çok güzel işlemişti ve artık bu maç olmalıydı..Yoksa kazanabileceği olası 15 milyon dolardan olacaktı..Uzun süren görüşmelerden sonra tüm gelirlerin %50 olarak paylaşılması konusunda anlaşmaya varıldıktan sonra ayrıntılarda da anlaşmalar yapıldı ve bu maç 2 Temmuz 2011 günü eğer Haye bir kez daha kaçmazsa(daha planları bitmemiş olabilir ) yapılacak Almanya'da..Şimdi olayın geçmişini şöyle bir özetledikten sonra dönüp bir kez daha bakarsak göreceğiz ki Haye'nin bu planları dahilinde yolun sonuna geldiğinden Wladimir ile kapışmak için can atmaya başladığını göreceksiniz..Anlaşmadaki bazı ayrıntılara da bir göz atalım ve bazı haberler de verelim..

       Aslında karşılaşma 30 Nisan veya 2 Haziran tarihlerinde yapılması planlanmıştı fakat o tarihlerde İngiliz Amir Khan'ın da izle öde sistemiyle İngiliz kanalı Skybox'da karşılaşması olması sebebiyle ve aynı ay içinde 2 tane izle öde olayının olması istenmediğinden karşılaşmanın 2 Temmuz'da yapılması için anlaşmaya varıldı..Anlaşma yapılırken dikkat çekmek istediğim nokta Haye'nin Wladimir'in isteklerine boyun eğmek zorunda kalmasıdır..Çünkü uzunnnca bir süredir yürüttüğü planın artık son basamakları olduğu için bu tür istekler sonucunda Wladimir'i kızdırmak istemiyordu Haye..Bakalım nelermiş Haye'nin kabul ettiği şeyler

1-Wladimir İngiltere'de maça çıkmayacağını bu maç olursa Almanya'da olması gerektiğini söyledi ve Haye'de tıpış tıpış kabul etti..Halbuki Vitali Wembley'de veya bir barın arka bahçesinde nerede olursa olsun kapışalım demişti Haye'ye..Fakat zaten baştann beri Vitali ile kapışmaktan çokk korkuyordu Haye..Hatte Wladimir bugun bir açıklama yaptı ve şöyle dedi '' Haye bana dedi ki kesinlikle Vitali ile ringe çıkmak istemiyorum çünkü Vitali çok sert ve çok güçlü vuruyor o yüzden seninle ringe çıkmak istedim'' Evet diyorum ya bu Haye en baştan beri çokk güzel bir planı yürütüyor ve çok da akıllı bir adam veya yanındakiler çok akıllı onu inanılmaz güzel yönlendiriyorlar..Vitali ile kapıştığı zaman şansının hiç olmadığını o da biliyor bu yüzden Wladimir'i tercih ediyor..

2-Wladimir eldiven seçimlerini kendisinin yapmasını istedi ve Haye bunu da kabul etti..Bunda bi şey yok normaldir..

3-Maç günü ringe ikinci sırada gelmek istedi Wladimir..Bu şu demektir..Her zaman şampiyon boksör ringe daha sonra gelir ve diğer boksör bir süre onu bekler ringde..Bu bariz bir şekilde üstünlük göstergesidir..Wladimir'in 3 kemere sahip olduğunu ve kariyerini düşünürsek elbette ringe en son gelmek isteyecektir..Haye bunu da kabul etti..

4-Wladimir nedendir bilmiyorum belki uğurudur kırmızı köşede döğüşmek istedi ve aynı zamanda ring doktorunun da da Alman olmasını istedi..Bunu da kabul etti Haye..

5-Karşılaşma ile ilgili her türlü basın yayın vb olaylarda hep Wladimir Klitschko isminin ilk planda olmasını ve kendi adının hep önce yazılmasını istedi Wladimir ve Haye bunu da kabul etti..

       Bu talepler ve belki daha bir çoğunu Haye kabul etti..Neden dersiniz??? Elbette ki bu maçı yapmayı çok istiyor..Undisputed Heavyweight Champion olmak için değil para için son bir vole vurmak için..Bu maçın olacağından şüphem yok çünkü her iki taraf da iyi para kazanacak..Fakat şunu bir kez daha kabul etmeliyim ki bu karşılaşmanın bu kadar büyük ilgi çekmesini ve bu kadar büyük paralar dönmesini sağlayan kişi baştan beri yürüttüğü bilinçli planı sayesinde David Haye olmuştur..Aslında keşke kafasında Vitali ile kapışmaktan korkmasa da Vitali-Haye maçı olsa..Büyük kardeş ''BABA'' Vitali hayatının dersini verecektir Haye'ye elbette..

       Bu karşılaşmada neler olabilir?? Haye'nin şansını ben yüzde 15 olarak görüyorum Wladimir karşısında..O da Wladimir'in zayıf olduğuna inanılan çenesinden dolaydır..Ama aslında çenesi zayıf değil bence önceden kondüsyon sorunu vardı Wladimir'in..Şimdi o da yok ama yine de Vitali ile kıyasladığımızda dayanıklılık,sağlam çene ve şampiyon karakter kriterleri açısından Wladimir elbette Vitali'den geride..Haye ikili,üçlü kombinasyonlarını çok sert vurabilen daha önemlisi isabet ettirerek vurabilen bir boksör..Fakat bunu yapabilecek mi başarabilecek mi?? Wladimir bu noktada kesinlikle eğer alırsa o yumrukları sarsıldığını belli etmemeli..Bunu belli ederse o zaman üstüne faullü vuruşlarla giden Haye çok tehlikeli olabiliyor..Haye'nin tek şansı işte budur maçı almak için..Tekli değil ikili üçlü kombinasyonlarını Wladimir'in çenesine isabet ettirmek zorundadır..Tam 6 yıldır bırakın çenesine kombinasyonlu yumruklar almayı tek bir yumruk dahi neredeyse almayan Wladimir'e bu kombinasyonları denk getirir mi derseniz çok zor diyorum..Wladimir'in neler yapabileceğini bildiğimiz için olaya hep Haye tarafından bakıyoruz..İşin aslında Wladimir'in o bıçak gibi keskin sol direkleri ve fili bile devirecek arkasından getirdiği sağ kroşelerinden bir tane alması bile Haye'nin havlu atmasına sebep olacaktır diye düşünüyorum..Şuna dikkat çekmek isterim..Bir Samuel Peter veya Ruslan Chagaev Wladimir'in bu kombinasyonlarını çok iyi karşılamışlardı..Yani çok iyi dayanmışlardı sonunda nakavt oldular orası ayrı ama ''Yumruk alabilen boksör'' tanımına uygun boksörler olduğundan bunu başarmışlardı..Şimdi Haye o tip bir boksör değil ki hani bu yumruklara dayanıp maçın bir bölümünde de o agresif yumruklarını çıkarıp maçı nakavtla kazansın..Haye tıpkı Valuev maçında olduğu gibi ringde kaçıp kaçıp saklanıp o net vuruşları bekleyecek..Fakat Wladimir ile Valuev arasındaki fark pire ile deve arasındakinden de büyük..Wladimir ayakları fiziğine göre çok hızlı olan bir boksör ve rakibi iplere sıkıştırdığında kolay kolay bırakmıyor..Valuev maçında iplerden hep bir şekilde sıyrılmıştı Haye..

       Neyse eğer Haye bir kez daha kaçmazsa ak koyun kara koyun belli olacak..Aslında bizler biliyoruz ak koyun kim kara koyun kim ama bunu tüm dünya görecek 2 Temmuz günü..NOT: Benim en baştan beri isteğim aslında Haye'nin Wladimir'i nakavt etmesi ve daha sonra eski günlerdeki gibi ağabey Vitali'nin Haye'yi pataklaması ve tüm kemerleri eline geçirip o şekilde emekli olmasıydı..Ben ne kadar istesem de bu Haye'nin Vitali ile kapışmaktan korktuğunu ve asla kapışmayacağını açıklamasından sonra aman diyorum Wladimir de kaybetmesin yoksa bu Haye kaptı kaçtı yapacak :)) 7 ay önceden tahminim mi?? 5.raundda Wladimir nakavt ile kazanır..Sayıya kalmaz..eğer çok acı çektirmek isterse Wladimir 10.raunda falan da kalanbilir nakavt..LETS GET IT ON...

UFUK ÇAĞDAŞ ERDEM

25 Kasım 2010 Perşembe

Bu Sefer Hepsi Bir Arada :)) Ortaya Karışık Da Diyebiliriz...Efes Pilsen-Manny Efsanesi-San Antonio-Haye vs Klitschko



EFES PİLSEN : Perşembe günü oynanacak olan Union Olimpija maçı öncesinde Efes Pilsen'de işler yolunda gidiyor gibi görünse de halen bazı sorunların olduğu su götürmez bir gerçek..Fakat sorunlar ne olursa olsun Efes Pilsen'in en az 10 sayı farkla Olimpija'yı mağlup edeceğini düşünüyorum..Benim kafamda soru işaretleri bırakan maç kesinlikle Panathinaikos karşılaşması oldu..Bu kadar çabuk pes eden bir Efes Pilsen izlememiştim..Dişli ve özellikle de savunmada Efes'i ısıran rakiplere karşı takımımızın neler yapabileceğini test edebileceğimiz tek bir maç oynadık o da Pana maçı ve o maçta da dağıldık..Basketbol olarak dağılmanın ötesinde psikolojik olarak dağılmak daha kritik bir nokta diye düşünüyorum..Hedefin F4 olduğu noktada zaten kendi evimizde Olimpija'ya,Milano'ya veya Valencia'ya karşılaşma kaybetmek söz konusu bile olmaması lazım..Şimdi yarınki Olimpija maçı da geçtikten sonra asıl test maçları başlıyor Efes Pilsen adına..Kalan 4 maçın 3 ü deplasmanda olacak ve kendi evimizdeki maç da benim için en önemli gösterge olacağını düşündüğüm Panathinaikos maçı olacak..İşte bu maçlar Efes Pilsen'in Top 16 ve sonrası adına neler yapıp neler yapamayacağını nerede tıkanacağını veya tıkanmayacağını gösterecektir..Yıllar öncesinin o hepimizin akıllarında kalan Efes Pilsen ile son yılların Efes Pilsen'i arasındaki en büyük fark kesinlikle deplasman maçlarında yatıyor..Eski Efes Pilsen nerede olursa olsun deplasmanlardan büyük zaferlerle dönüyordu dönemese bile karşılaşma öncesi hiç bir rakibe karşı kağıt üzerinde kafadan yenik başlamazdı..Şimdiki Efes Pilsen elbette kafadan yenik başlıyor demiyorum ama bu eski takım karakterinin erozyona uğradığını da kabul etmeliyiz..Eskiye her zaman daha sempatiyle bakmamız da bizleri bazı noktalarda yanılgılara götürüyor aslında bunu da söylemeliyim..Mesela 99 yılında İstanbul'da Panathinaikos'dan 30 sayıya yakın bir mağlubiyet,Asvel faciası,Zalgiris yıkımı vsvs diyerek bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum..Yani Efes Pilsen'den bahsederken hep eski mükemmel ve eksiksiz şimdiki takımlar tukaka gibi bir yanlış inanış var da onu bir nebze düzeltmek adına söylüyorum bunları..Eskiden yapılan transfer fiyaskoları,Naumoski'nin özellikle 99 yılında final serisinde takımı baltalaması vsvs..Apayrı yazı konuları bunlar ayrıca değiniriz bir ara...


SAN ANTONIO SPURS: İşte benim San Antonio Spurs'üm...Go Spurs Go yani ''Yürü be koçummmm kim tutar seni'' :))) NBA'in kazanmayı en çok bilen takımı bu sene özellikle Richard Jefferson'ın kendisini bulması veya daha doğrusu Gregg Popovic tarafından kendini bulması sağlanması ve özellikle de genel anlamda takımda şu anda sağlık sorunlarının olmaması sebebiyle ligin şu anda en iyisi konumuna geldi..Amannn tahtaya vuralım..Çünkü Spurs son yıllarda ne çektiyse bu sakatlıklardan çekti..2007'deki şampiyonluktan sonra 2008'de Manu Ginobili'nin sakatlığı,2009'da yine Manu'nun ve yanında Duncan'ın sakatlıkları ve geçen sene de Manu-Parker sakatlıkları malesef istenilen şampiyonluğun gelmesini engelledi..Bu sene inşallah sakatlık sorunlarıyla uğraşmadan ezeli rakibimiz Lakers'ı sallayıp yıkabileceğimizi düşünüyorum..Benim bir iddiam var her zaman..Sakatlıklar olmaz ve oyuncuların hepsi tüm ligde standart performansının üstünde bir oyun sergilerse Spurs'ü kimse yenemez diyorum..O yılların getirdiği kazanma alışkanlığı,özgüveni,tıkır tıkır işleyen dişliler ve egoların sıfıra indiği ve kazanmak adına herkesin fedakarlık edebildiği sistem içinde Spurs'un bileğini bükecek kimse olmadığını düşünüyorum..Sakın yanlış anlaşılmasın bu sezona bu kadar süper bir başlangıç yaptığı için demiyorum bu benim 10 yıllık bir tezimdir :)) Aslında bu noktada Duncan'ın performansı ve sağlığı özellikle olası bir Lakers serisinde çok ama çok kritik olacaktır Gasol'a karşı...En iyi zamanlarında Duncan için Gasol çerez niyetine giderdi fakat bu yaşta ve özellikle de Gasol'un şu anda zirvede olduğunu düşünürsek o çerez biraz boğaza durmaya başladı..2004'de Duncan Gasol'u Memphis-Spurs eşleşmesinde tepelemiş,ezmiş bitirmişti..Şimdi o eski Duncan'ı beklemek çok zor elbette ama şampiyonun yüreği ve tecrübesi yine Duncan'ın Gasol'a bir oyun yapabileceğini düşünüp umutlanmama sebep oluyor..( Tiago Splitter eğer bu dişlilere tam anlamıyla oturursa o zaman ne Gasol ne başka biri varsın gelsin şampiyonluklar :))  )


MANNY PACQUIAO : Bu adı zor yazılan okunması daha da zor olan efsanenin önünde saygıyla eğilmek,ağlamak,ellerini öpmek,ayaklarına sarılmak vsvs hiç bir şey onun yaptıklarını anlatmaya ve sporseverlerin ona olan minnettarlıklarını anlatmaya yetmez...Geçen Cumartesi akşamı kendisinden neredeyse 2 kat daha büyük olan Antonio Margarito'yu öyle bir boks ziyafetinin ardından yendi ki internet üzerinden karşılaşmayı izlerken çığlık çığlığa,bir oturup bir kalka karşılaşmayı bitirdim..Margarito kene misali rakibini iplere yaslayıp orada işini bitirmeyi seven bir boksör olduğunu söylemiştim aynı şeyleri Manny'e de yaptı hatta 6.raundda neredeyse Manny'i nakavt bile edebilirdi fakat Pacman boşuna yaşayan efsane olmadı o zor durumdan özellikle de hızı sayesinde çok çabuk kurtuldu..Yine sayısız yumruk çıkardı,yine içeri dışarı organizasyonu ve şimşek gibi sollarıyla rakibi canından bezdirdi,yine eskivleri ve özellikle de Margarito gibi kendinden daha iri bir rakibe karşı yapması son derece riskli olan yumruk yumruğa dediğimiz tarzda ''Dog Fight'' yaptı Pacman...Margarito'yu yere devirmesini zaten beklemiyordum ama hakemin özellikle de 11.raundda karşılaşmayı durdurması gerekiyordu..Margarito'yu devirmek için vücutla beraber atılacak kilolu yumruklar lazım..Elbette Manny çok sert vuruyor ve rakibinin suratını eşşek arısı sokmuşa çeviriyor ama aradaki kilo farkını ve bu adamın 7 sıklet birden atlayarak hepsinde şampiyonluk alarak geldiğini ve doğal yapısının çok ufak olduğunu unutmamak lazım..Mesela Mosley Margarito'yu çok fena süründürmüştü sert yumruklarla çünkü Mosley kilo ve size olarak yapılı bir boksördür.. Şu anda dünya üzerinde yaşayan en büyük sporcudur Manny Pacquiao bunun tartışması yoktur..Yeryüzünde en fazla izlenen,en çok reyting çeken,en çok sevilen ve resmen sadece boksun değil tüm sporların Tanrısı rolünü üstlenmiş kişidir Pacman..Diyorum ya çok şanslıyız böyle bir efsane ötesi insanı izleyebildiğimiz için...Özellikle bu son Margarito maçı Floyd Mayweather'ın size olarak Pacman'i devre dışı bırakacağı tezinin de büyük oranda çürüdüğünün bir ıspatı..Elbette Margarito ile Floyd'un özellikle savunma prensipleri karşılaştırılamaz fakat söz konusu Pacman olunca hepsi teferruattır inanın bana :)) Zaten Floyd'un korktuğunu ve Pacman karşısına çıkmak istemediğini sağır sultan bile duydu..Çok da fazla tadı kaçmadan şu maç olsun ve şımarık Amerikan hayatının dayağını yesin :)) Floyd Mayweather niçin korkuyor ben size söyleyeyim...Zaten kan testi isterim ben bu adamı bu şekilde yenemem kesin bu işin içinde bir bit yeniği var olmaz böyle şey diyerek Pacman'e karşı şansının olmadığını kendisi bir yerde kabul etmişti Floyd..Fakat şimdi kendisinden çok daha ağır ve iri rakiplerini mahvettikçe Pacman  hem de eşşek arısı sokmuşa çevirdikçe iş bu sefer yenilmekten öte rezil olmaya varıyor..İşte kariyerindeki güya yenilgisiz Floyd bir mağlubiyetle bu kariyerini lekelemekten öte çok kötü dayak yemekten ve suratının tanınmaz hale gelmesinden korkuyor..Floyd yumruk almayan bir boks karakterine sahip fakat bu Pacman'den yumruk almamak imkansızın da imkansızı..Olası bir Pacman-Floyd kapışmasının yine olası yüzdeleri şudur :  Pacman % 80 sayıyla kazanır %10 TKO ile kazanır  % 5 Berabere biter % 5 de Floyd hızlı kombineleriyle denk getireceği KO ile kazanır..Floyd'un o savunma boksuyle Pacman'ın yani Filipin tayfununun önünde sayıyla falan maç alması imkansızdır..Hadi bakalım işte kırmızı çizgiye geldin Floyd efendi el mi yaman yoksa bey mi görelim :)))


KLITSCHKO VS HAYE : Evet bu karşılaşma veya karşılaşmalar olacak 2011 yılı içerisinde..Şimdi herkes diyecek ki Klitschko'lar istiyor son açıklamalarıyla Haye'de bu maçı istiyor ee o zaman anlaşma neden imzalanmıyor diye sorabilirler..Klitschko'lar her türlü gelirlerin yarı yarıya paylaşılmasını istiyor ki doğru olanı da bu..Haye ise İngiltere'deki televizyon gelirlerini kendisinin almasını Almanya'dakileri ise Klitschko'ların almasını istiyor..Fakat herkes tarafından biliniyor ki İngiltere'deki özellikle Pay Per  satışları Almanya'nın çok ötesinde..Yani Haye burda uyanıklığa yatıyor..Düşününsene ününü ve şu andaki reklamını Klitschko'lara yaptığı sataşmalara borçlu olan ve Klitschko'ların yanında gerek başardıkları gerekse ağırsıkletteki geçmişi ile dünkü çocuk sayılabilecek Haye olası bir maçta çok daha fazla gelir elde etmek istiyor..Klitschko'ları paragözlükle suçlayanlara duyrulur Haye daha çok kazanmak istediği için şu anda çamura yatıyor..Vitali Haye'ye her şey 50 ye 50 gel dedi hem de Wembley'de kapışalım senin evinde dedi..Şu anda çıt yok Haye tarafından..Aslında şu anda Vitali'den çok Wladimir ile Nisan-Mayıs aylarında Haye'nin kapışması çok daha olası duruyor..Çünkü Vitali Mart ayında en geç Solis-Austin maçının galibiyle kapışmak zorunda..Yani olası bir Vitali-Haye maçı sonbahara kalabilir ki o kadar beklemeyeceklerini düşünüyorum..Aralık 12'de Wladimir'in Chisora ile kapışmasının ardından Nisan veya Mayıs aylarında Wladimir-Haye kapışması olabilir..Benim hissiyatım odur ki Vitali Solis'le Austin'le falan zaman kaybetmek istemiyor 40 yaşına geldiği bu günlerde ve bir an önce Haye'yi ringe çekip hesabını dürmek istiyor..Kardeşinin patakladığı bir Haye ile zaten ne Vitali ne de bir kez daha Wladimir hele hele 50 ye 50 kontratla ringe çıkmaz..Haye'nin en son yaptığı Harrison maçının boks tarihinin en büyük fiyasko maçı olduğunu ve kocaman bir kara leke olduğunu da belirteyim..Tek bir yumruk atmadan resmen danışıklı döğüş olduğu her halinden belli olan bir maçtı..Hatta Haye maç sonunda 3.raund da nakavta bir çok sevdiklerim falan bahis oynamıştı dedi kendisinin oynadığı söylentileri de ayyuka çıktı bu sayede..Keşke öylesine kara leke bir maç hiç yapılmamış olsaydı.. Fakat son söz olarak şunu da söyleyeyim..Haye'ye karşı sersemlemeyeceksin veya en azından bunu ona hissettirmeyeceksin..Sersemlediğin anda her türlü üstüne çok fazla yumruklarla geliyor ve işini bitirene kadar da nefes almıyor Haye..İşte zaten bütün mesele de o sersemletici yumrukları Klitschko'lara ulaştırıp ulaştıramayacağında yatıyor..Wladimir'e ulaştırırsa ne ala belki bir şansı olabilir fakat Vitali'ye ulaştırsa da demir yumruk ve demir çene Vitali babayı sersemletmesi olasılık dahilinde bile değil..Onun için Haye'nin yerinde olsam önce Wladimir ile ringe çıkardım..Ha yine şansı çok ama çok az ama olsun bir nebze de olsa şansı var Wlad'a karşı..Vitali'ye karşı mı ??? Şaka mı yapıyorsunuz :))))

UFUK ÇAĞDAŞ ERDEM



























30 Eylül 2010 Perşembe

Vitali Klitschko Röportajı ( Okumayan boksseverler çok şey kaybeder )


      
Efsane boksör Vitali Klitschko'nun tam 1,5 saat süren röportajını sizler için sitemiz Messikaka23 'de tam çevirisini yaparak yayınlıyorum..Hem geçmişiyle ilgili hem de günümüzdeki planları ve daha bir çok şeyi açıkladığı röportajı okumadan geçmeyin derim..Bu arada Lennox Lewis bu fotoğrafta Vitali ile yaptığı maçın gerçek galibini geç de olsa ilan etmiş sağolsun :))




Soru : 16 Ekim'deki Shannon Briggs maçı ile ilgili çalışmalar ve hazırlıklar nasıl gidiyor?



Her şey yolunda şu anda Avusturya'da hazırlıklarıma devam ediyorum ve 16 Ekim'de Hamburg'da kemerimi Briggs'e karşı savunacağım..



Soru: Neden eskiden 2 defa ağırsıklet şampiyonu olmuş olan Shannon Briggs'i seçtin rakip olarak?



Sadece benim değil bir çok otoritenin de görüşü Shannon Briggs'in çok güçlü ve tehlikeli bir rakip olduğu yönünde..Ağırsıklette büyük isimler artık pek yok..Tyson artık ringlerde yok,Hollyfield yıllar önceki performansından çok uzak,Lennox Lewis emekli oldu şu sıralarda ben ve kardeşim ağırsıkleti domine etmiş durumdayız.4 tane en önemli kemerden 3 tanesi bizde. Her zaman heryerde herkesle kapışmaya hazırız fakat Haye bizimle ringe çıkmaktan kaçıyor,Valuev ise halen hazır değilmiş vsvs..Ve benim sıradaki rakibim Shannon Briggs de son derece kuvvetli ve benden daha çok maç yapmış ve benden daha tecrübeli bir isim..Aynı zamanda ilk 2 raundda nakavt etme rekoru da ağırsıkletler arasında Shannon Briggs'de bulunmakta..Bence çok zorlu bir rakip ve son derece izlenesi güzel bir maç olacağını düşünüyorum..



Soru: Shannon Briggs'in seni nakavt edebilecek gücü var mı ve bunu başarabilir mi sence?



( Gülüyor ) Güzel bir soru fakat ben çenemin sağlamlığını test ettirmek veya ıspatlamak istemiyorum..Çok tecrübeliyim ve ona çenemi dağıtma fırsatı vermeyeceğim.Bir çok sert yumruğu olan boksörle karşılaştım Corrie Sanders,Lennox Lewis vsvs..Shannon Briggs'e beni nakavt etme şansı vermeyeceğim çünkü iyi bir savunmam ve reflekslerim var..Boksdeki temel amaç rakipten yumruk almamak ve aynı zamanda da rakibe vurmaktır..Shannon Briggs'i yere yapıştırmak için ringe en iyi performansımı koyacağım..



Soru : Karşılaşmanın başlarında Briggs'in vücuda çalışacağını düşünüyor musun?



Biliyorum ki Shannon dünyadaki en sert yumruk atan boksörlerden birisi..Benim için kolay olmayacak ama buna hazırım..Çok tecrübeliyim, kim olduğumu biliyorum ve tüm yeteneklerimi ringe yansıtmak istiyorum..Biliyorum ki Shannon Briggs dünyadaki şu anda en kıymetli kemer olan WBC kemerini benden almak isteyecek fakat buna izin vermeyeceğim.Göreceğiz bakalım kimin daha iyi olduğunu..Emin olmaktan da öte eminimki dünyanın en iyisiyim,defalarca kemerimi savundum ve tekrar yapacağım bunu..Aslında ben kariyerimde hiç bir maçı kaybetmedim..Byrd maçında omuzumdan dayanılmaz bir şekilde sakatlandığım için,Lennox maçında da gözümün üstündeki açılma nedeniyle yenik sayıldım ama bu iki maçta da öndeydim ve kaybetmiş olarak görmüyorum asla..



Soru: WBO kemerini kazandığın Herbie Hide maçıyla ilgili ne söyleyeceksin?



Kariyerimin en önemli maçıydı..İngiltere'de Londra'da Herbie Hide ile kapışmak için gittim ve şansımı iyi değerlendirdim..Hatırlamayanlar varsa hatırlatayım Hide'ı 2.raundda nakavt ettim ve kemeri kazandım. Ve kimse bilmez ama bir rekor kırdım Guinnes'e geçen..Şampiyonluğa ulaşırken en az raund boks yaparak bunu elde eden boksör olarak tarihe geçtim..O maça kadar 24 maçımın tamamını ilk veya ikinci raundlarda nakavt ile kazanmıştım ve Hide'ı da devirerek şampiyon olmuştum rekor kırarak..



Soru: Herbie Hide'ı yenip şampiyon olduğun zamanki hislerini anlatabilir misin?



Çok mutlu ve gururluydum..Okul yıllarımda arkadaşlarıma hep bir gün dünya şampiyonu olacağım ve hepiniz göreceksiniz Tyson'ı bile yeneceğim derdim..Kimse bana inanmamıştı çünkü çok zayıf ve çelimsizdim hem Sovyetler Birliğinde Profesyonel bokse izin verilmiyordu..Hide'ı yenip kemeri aldığımda benimle eskiden dalga geçen arkadaşlarımı topladım ve gördünüz mü işte aldım kemeri dedim..Tam 11 yıl önceydi ve o zamandan bu zamana 3 defa şampiyon oldum..



Soru: Chris Byrd'e kaybettiğin WBO kemeriyle ilgili ne diyeceksin?



Kolay bir maç değildi..Byrd yakalanması zor özel bir stile sahipti..2.raundda omuzumda çok büyük bir acı hissettim..Ve bu giderek artıyordu..O kadar ağrımaya başlamıştı ki artık gözümün önü kararmaya başlamıştı..İnanılmaz ama inanılmaz bir acıydı anlatamam..Ve kontrolü kaybetmeye başlamıştım,karşımdaki rakibi bile göremiyordum..Sonunda 10.raundda karşılaşmayı durdurdum..Bir çok boks otoritesi tarafından çok eleştiri aldım nasıl olurda bir şampiyon karşılaşmayı durdurur diye..Fakat nasıl ki tek bacaklı bir adam koşamazsa tek kollu bir boksör de boks yapamazdı bunu anlamaları gerekirdi..Benim yüreğim olmadığını ve asla bir daha şampiyonluk kemerini elde edemeyeceğimi söylüyorlardı..Bütün bunları dinlemek çok ama çok acı veriyordu bana fakat ben en doğru kararı aldığımı düşünüyorum çünkü kalıcı bir sakatlığı belki de önledim bu şekilde..3 yıl boyunca tekrar forma girmeye çalıştım ve Lennox’a karşı da yeteneklerimi ve yüreğimi ortaya koydum ve bunu herkes izledi..Aslında sayıyla o gün Lennox’u yendim fakat doktor gözümdeki yara nedeniyle karşılaşmayı durdurdu..Karşılaşmadan sonra HBO spikeri Jim Lampley’nin bana söyledikleri beni çok mutlu etmişti..Byrd maçından sonra omuzumda gerçekten bir sakatlık olmadığını söylemiş ve beni eleştirmişti çok sert olarak..Lewis maçından sonra ise benden özür diledi ve gerçekten çok yetenekli ve yürekli bir boksör olduğumu söyledi..Her zaman en güçlü ve en iyi olduğumu ispatladım..Resmi olarak Lennox maçını kazanamadım ama o maçı izleyen milyonların kalbini ve hayranlığını kazandım..Lennox’a yeteneklerimi ve yüreğimi ortaya koymak ve bunu herkese ispatlama şansını bana verdiği için çok teşekkür ediyorum..



Soru : Kirk Johnson’ın sakatlığı sonrası Lennox Lewis ile karşılaşmak üzere sadece 2 haftalık bir hazırlanma sürecinin sonucunda unvan maçına çıkma şansı yakalamanla ilgili neler söyleyeceksin?



Kirk Johnson sakatlanmıştı ve Lennox ve ekibinden bana şampiyonluk unvan maçı için teklif geldi ve ben de tereddüt etmeden kabul ettim..Evet bu maça tam anlamıyla hazır değildim ve sadece ama sadece 2 hafta zamanım vardı hazırlanmak için fakat bu benim gerçekleştirmek istediğim bir rüyamdı büyük bir efsane Lennox Lewis’e karşı mücadele etmek ve kemerleri kazanmak..



Soru: Çok daha iyi bir hazırlık dönemi geçirmiş olsaydın Lennox Lewis maçında çok daha iyi bir performans sergileyebileceğini düşünüyor musun?



Spekülasyon yaratmak istemiyorum..Aslında Lennox da benimle kapışmaya hazır değildi benim stilimde bir boksöre hazır değildi ben de ona hazır değildim..Bir çok defalar bu hikayeyi anlattım fakat yine söylüyorum Lennox’a çok teşekkür ederim tüm dünyaya yüreğimi ve yeteneklerimi sergileme ve gösterme imkanını bana verdiği için..Dünyadaki en güçlü rakibimi de yenebilirim..Şundan çok eminim ki eğer doktor maçı durdurmasaydı Lennox’u yenme şansım çok ama çok yüksekti..Tüm seyirciler ve otoriteler bir rövanş maçı bekliyorlardı.Lennox da bana rövanş konusunda söz vermişti..Fakat daha sonra ben Kirk Johnson’ı 2.raundda nakavt edince rövanş sözünde durmadan emekliliğini açıkladı..



Soru: Kirk Johnson’ı mağlup ettikten sonra Lennox Lewis ile rövanş yapamamak seni hayal kırıklığına uğrattı mı?



Rövanş maçı benim için çok önemliydi..İlk maçın ardından biliyordum ki herkes ikinci bir maçı bekliyorlardı..Ben kesinlikle ikinci bir maçı yapmayı çok istiyordum çünkü kendime güvenim çok daha yerindeydi..Ben kendimi ve kimliğimi bulmuştum Lennox ise kaybetmişti..Eğer Lewis’in emekliliği hakkında konuşacak olursam kesinlikle ama kesinlikle eminim ki Lennox Lewis’i emekliliğe ben sürükledim..Yani benim yüzümden emekli olmak zorunda kaldı..Lennox da birisinin gelip onu yendiğini görmeden emeklilik kararı alacak kadar akıllı bir boksördü..Yenilmekten korktuğu kişi de bendim..



Soru: 2005 yılındaki Hasim Rahman maçının hazırlık kampındaki sakatlıkların ve bunu takip eden emeklilik kararınla ilgili neler söyleyeceksin?



Evet 2005’de emekliliğimi açıklamak zorunda kaldım çünkü bir çok sakatlık sorunu yaşadım..Boks konseyi en son olarak kemerimi savunmak için bana 60 günlük bir süre verdi..Doktorlar ise ameliyat sonrası 90 günlük bir iyileşme sürecimin olduğunu rapor ettiler..Bu demekti ki kemerimi savunmak için ringe çıkamayacaktım..Ağırsıkleti bu sakatlıklarımla durdurmak istemedim ve emekliliğimi açıkladım..4 çok uzun yıldan sonra tekrardan sağlığımı ve durumumu kontrol ettim ve iyi durumda olduğumu anladıktan sonra bokse geri dönmeye karar verdim..4 ylın ardından tekrar döndüm ve şampiyonluğu elde ettim 4 defa da kemerimi savundum ve su anda da her şey çok mükemmel gidiyor her hangi bir sakatlığım da yok..Ringe çıkmaya hazırım ve Muhammed Ali,Mike Tyson,Lennox Lewis ile aynı kemere sahibim.Bundan gurur duyuyorum ve tüm dünyaya en güçlü ve en iyisi olduğumu tekrar tekrar göstermek istiyorum..



Soru: David Haye ile olası bir kemer birleştirme maçıyla ilgili görüşlerin nelerdir?



David Haye bizim ailemizdeki en büyük problem..Şu zamana kadar kardeşim Wladimir ile aramızda hiçbir problem yaşanmadı..Bundan birkaç ay önce Wladimir ile oturup Haye ile kimin kapışması gerektiğini konuştuk ve tartıştık..Wladimir bana kemer senin için çok şey ifade ediyor Vitali biliyorum fakat bu benim için kişisel bir sorun ve Haye ile ben kapışmak istiyorum dedi..Haye çok konuşuyor ve çok kötü şeyler söylüyor bizim hakkımızda..Onunla kapışmak istiyorum fakat kelimelerle veya ağız dalaşıyla değil ringde yüzyüze kapışıp ona söylediklerinin cezasını vermek istiyorum..Aslında Haye ile ben veya kardeşim kim kapışırsa kapışsın sorun değil..Eğer Haye ile ben ringe çıkarsam onu ilk raundlarda nakavt edeceğim fakat Wladimir onu 12 raund boyunca pataklayıp son raundda nakavt edeceğini çünkü bunun kişisel bir mesele olduğunu söyledi..



Soru: David Haye’nin Audliy Harrison ile olan maçıyla ilgili neler söyleyeceksin?



David Haye anladı ki eğer Vitali veya Wladimir’den biriyle ringe çıkarsa kemerini kaybedecek..Bu sebepten bizimle ringe çıkamıyor..Kolay yollar seçiyor kendisine..Biz ona çok iyi bir teklifle gittik..Hatta uzun bir süre Haye ekibiyle bu teklif üzerinde konuştuk fakat onlardan gelen tek cevap maça çıkmak istemedikleri yönündeydi..Eğer David Haye kendisini kamuoyuna şampiyon olarak sunmak istiyorsa muhakkak Klitschko kardeşlerden biriyle ringe çıkmak zorundadır..



Soru: Kardeşin Wladimir’in efsane hoca Emanuel Steward ile çalışmaya başladıktan sonraki gelişimiyle ilgili neler söyleyeceksin?



Steward şu anda dünyanın en iyisi ve çok tecrübeli bir çalıştırıcı..Bugun hangi işi yaparsanız yapın tecrübe en önemli faktördür özellikle de boksda..Emanuel Steward’a çok büyük saygım var ve kardeşim Wladimir onun sayesinde bir başka seviyeye çıktı..Şu anda Wladimir dünyanın en iyi ağırsıklet boksörü konumunda..En güçlü boksör olmasından dolayı da Emanuel Steward’a teşekkür etmemiz gerekiyor..



Soru: Peki sen Emanuel Steward ile beraber çalışmayı hiç düşündün mü?



Emanuel ile çalıştım ve bana zaten bir çok konuda tavsiyelerde bulundu ve bulunuyor fakat ben 15 yıldan beri hocam Fritz Sdunek ile çalışmaktayım..Asla çalıştırıcımı değiştirmeyi düşünmedim çünkü Sdunek benim için tıpkı bir baba gibidir..Herneyse şu anda Sdunek ile çalışıyorum ve ihtiyacım olduğunda Emanuel’den de sıradaki rakibim ile ilgili tavsiyeler alıyorum..Bu yardımlarından dolayı da Sreward’a teşekkür ederim..



Soru: Manny Pacquiao ile ilgili düşüncelerin ve Mayweather-Pacquiao mega maçının olmamasıyla ilgili düşüncelerin nelerdir?



Pacquiao , güçlü,savaşı seven ve çok patlayıcı çok iyi bir boksör..Şu anda dünyanın en iyisi..Mayweather ile ringe çıkmalarını ben de milyonlarca bokssever gibi merakla bekliyorum..Umarım bu karşılaşma ileride gerçekleşir..



Soru: Kariyerinin ilk yıllarında kardeşin Wladimir ile sparring antremanları yapıyordunuz bununla ilgili görüşlerin nelerdir?



Asla ama asla kardeşimle döğüşmeyeceğim bunu bir defa söyleyeyim..Çünkü onu çok seviyorum o benim kardeşim evet ama çok iyi bir arkadaşım aynı zamanda..Evet yıllar önce beraber sparring yapıyorduk fakat her seferinde sakatlıklar yaşadık..Bilmiyorum neden fakat hep sakatlandık..Belki de aynı kandan olmamızdan dolayıdır..Nasıl ki mıknatısda iki artı kutup birbirini iterse bizimki de onun gibi bir şeydi olmadı..En son beraber antremanda ringe çıktığımızda nasıl olduğunu anlayamadığımız bir şekilde Wladimir kaburgalarını ve ayağını kırdı sakatlandı..Doktorlar bile bunun nasıl olduğunu anlayamadıklarını söylediler..Sanırım Tanrı bize bir mesaj veriyordu birbirimizle döğüşmememiz gerektiği konusunda..Birbirimize ring içinde ring dışında her zaman yardımcı oluruz..Şu dünyada bana en yakın kişidir kardeşim Wladimir..



Soru: Son olarak dünyadaki hayranlarına neler söylemek istersin?



Her şeyden önce bana ve kardeşime vermiş oldukları destekten dolayı çok ama çok teşekkür ederim..Hayranlarımız benim ve kardeşimin yeteneklerimizi ringe yansıtmamız konusundaki en büyük motivasyonumuzdur..Kendimle ilgili değil kardeşimle ilgili konuşmak istiyorum..Şu anda dünyanın en iyi ağırsıklet boksörüdür Wladimir,çok iyi ayak hareketleri var,hızlı elleri ve tıpkı Muhammed Ali gibi Jab’leri var..Wladimir’i şu anda yenebilecek kimse yok..Beni de bu zamana kadar kimse yenemedi..Bir sonraki maçımda maçı domine etmeyi ve rakibimi yere devireceğimin sözünü sizlere veriyorum..Wladimir de su anda herkesle karşılaşmaya hazır..En son Samuel Peter’ı ringe yapıştırdı..Wladimir’i de beni de kimse yenemez..Klitschko kardeşler şu anda dünyanın en güçlüleri ve en iyileridir o kadar…



UFUK ÇAĞDAŞ ERDEM

25 Eylül 2010 Cumartesi

Wladimir Klitschko '' Sizinle Benim Aramızda Koskocaman Bi Fark Var ''



       Kelimenin tam anlamıyla son yıllarda ağırsıklette Wladimir Klitschko fırtınası esiyor hem de inanılmaz bir ivme kazanarak rakiplerini bir bir deviriyor Ukrayna'lı dev adam..Tam 13 karşılaşmadan beri kazanıyor Wladimir ve bu rakiplerinin arasında uyduruktan kıytırıktan rakip sayısı belki de hiç yok..En son yenilgisini aldığı yıl 2004'ün Nisan'ında Lamon Brewster'a karşı..

       11 Eylül'deki Samuel Peter karşılaşmasını izledikten sonra tartışmasız ama tartışmasız bu Wladimir'e saygı, hayranlık ve bir o kadar da korkarak baktım..Bundan 7 yıl önce Wladimir'in çok ama çok feci yenilgiler aldığı yıllarda hep konuşulan şey Wlad'ın çenesinin zayıflığı ve bu yüzden aldığı darbelerden sonra toparlanamayarak nakavt olduğu idi..Evet bu tespit büyük oranda doğru ama çok eksik bir tespit bana göre..O dönemlerde Wladimir'in en büyük sorunu kesinlikle çenesinin zayıflığı değil genel anlamda kondüsyon,nefes ve dayanıklılık sorunuydu..Kondüsyon sorununu biraz daha açarsak eğer Wladimir'in kondüsyonunu idareli ve kontrollü kullanamadığını söyleyebilirim bundan 7-8 sene önce..Kaybettiği karşılaşmalara bakarsak eğer o maçlara çok iyi başladığını(özellikle Brewster ve Purity  maçları ) fakat daha sonra kolunu havaya kaldıramayacak hallere düştüğünü söyleyebilirim..Sadece boksde değil tüm sporlarda yetenek bir çok şey demektir ama her şey demek olması için bunu muhakkak kondüsyon ile desteklemek gerekir..Kısacası Wladimir kondüsyonunu 12 raunda yayamıyordu ve nakavt olmasının en büyük etkeni de buydu..Yıllar içinde özellikle efsane hoca Emanuel Steward ile çalışmaya başladıktan sonra Wladimir bu kondüsyon eksikliğini hızla kapattı..Sadece kondüsyon mu hayır rakipleriyle arasına inanılmaz bir savunma duvarı çekmeye başladı,yumruk dahi almamaya başladı ve en önemlisi Steward'ın çalıştırdığı boksörlere kattığı en önemli özelliklerden biri olan ''Jab jab bamm,jab jab bamm '' yani sol sol ve arkasından hızlı sağ kombinasyonunu kusursuz uygulamaya başladı..Wladimir'in zaman zaman savunma ağırlıklı boksunun eleştirildiğini biliyoruz..Fakat bir sporcu zayıf yönünü kapatmak adına taktikler belirler ve onu uygular..Çenesi zayıf olan bir ağırsıklet olan Wladimir'in çenesini korumak adına savunmayı ön plana çıkarmasını yadırgamamak lazım..Ki son zamanlarda son derece de hücüm ağırlıklı raundlar sergiliyor..Şunu da unutmayalım ki boks yumruk atmaktan çok yumruk yememek üzerine kurulmuş bir sanattır..

       Şimdi gelelim en son Peter maçına ve orada dikkatimi çeken olaylara..Herşeyden önce kariyerinin en fit durumunda olan Peter'ı takdir ettim..Çünkü Wladimir'in en sert sol sağ kombinasyonlarını arka arkaya almasına rağmen sonuna kadar direndi..Tam bir taş kafa olduğunu gösterdi..Vur vur vur maşallahh hepsini sindirmeyi başardı..Aslında Wladimir için en tehlikeli boksör tarzı yumruk alabilen yani sağlam duran ve ''Puncher'' dediğimiz sert ve ağır yumruklar çıkarabilen boksörlerdir..Peter'da tam böyle bir boksör işte..Bundan 5 sene önceki karşılaşmalarında bu tarzı sayesinde Wladimir'e çok zor anlar yaşatmış fakat Wladimir'in teknik özellikleri karşısında o dönemde boks fundamentali adına çok ama çok ham olan Peter dayanamamıştı..Wlad'ın aldığı Brewster ve Sanders mağlubiyetleri de yine o ''Puncher'' dediğimiz rakiplere karşı alınmıştır..Aradan geçen yıllarda Wladimir kendisini çok geliştirdi ve özellikle son maçlarında korkutucu bir hal almaya başladı..Şimdi burda karşılaşmayı izlerken aklıma bir şey geldi..Ağır çekimlerde Peter'ın Wlad'dan aldığı sol sağ kombinasyonları gösterirken (en az 15 defa) bunlardan birisini David Haye alsa ne olurdu acaba diye düşündüm..O kombinasyonlardan bir ikisini alsa Haye sanırım kelebek gibi uçardı havalarda...Peter gibi taş kafa bir siyahi boksör bile 10 raund dayanabildi son 4 raundda da havlu atma pozisyonunda karşılaşmaya devam etti..

       Samuel Peter maçında beni korkutan ve dehşete düşüren olaya gelirsek..Ne zamanki kenardan Steward işte tam zamanı hadi şimdi parçalama zamanı dedi Wladimir çıktı ve parçaladı..Savunma yapan Wladimir'den sürekli rakibinin üstüne giden Wladimir'e dönüşünce tam bir Terminatör'e dönüştü Wladimir..Aynı şey bir önceki Chambers maçında da olmuştu..İşin korkutucu olan tarafı çocuğunu döver gibi rakibi dövmeye başlıyor bu anlarda ve muhakkak ama muhakkak işi bitiriyor hem de rakip adına çok feci sonlarla..Bu şu demektir '' Ben istediğim zaman maçı nakavt ile bitiririm.Sadece ilk raundlarda daha ihtiyatlı ve tedbirli davranıyorum ama istediğim zaman da parçalayacağımı biliyorum'' Herkes sürekli diyor ya hücum yapan Wladimir izlemek istiyoruz diye vallahi bi kez daha düşünmek lazım resmen korkutucu oluyor ben uyarayım..

       Önümüzdeki günlerde benim adamım Vitali'nin Shannon Briggs ile çok büyük ilgi çekeceğini düşündüğüm karşılaşması var..O karşılaşmanın maç öncesi ve sonrası yazısını da buradan sizlerle paylaşacağım ama daha henüz erken diye düşünüyorum..Vitali ve Wladimir'in birbirleriyle hiç ama hiç bir para karşılığında kapışmayacaklarını biliyoruz..Fakat bu 2 kardeş önceleri birbirleriyle Sparring yani antreman maçları yaparlardı..Şimdi artık yapmıyorlar bunu sebebini de Vitali şöyle açıklıyor '' İlk başlarda antremanda her şey çok güzel gidiyordu fakat bir süre sonra bir baktık birbirimizin canını yakmaya başlıyoruz ve iş ciddiye biniyor antreman bile olsa..İkimizde şampiyon karakterli boksörler olduğunmuz için karşımızdaki kardeşimiz bile olsa atılan her yumruk karşıdakinde gurur yapıyor ve yumruğu yiyen iki katıyla geri atmak için çabalamaya başlıyordu..Bir baktık ki ikimiz de bu işten zarar görüyoruz bir kez daha sparring yapmamaya en azından ciddi anlamda sparring yapmamaya karar verdik '' İşte bu iki dev kardeşin Sparring antreman maçlarının görüntüsünü her yerde deliler gibi arıyorum fakat bir türlü bulamadım..Bulan olursa lütfen söylesin..

UFUK ÇAĞDAŞ ERDEM

1 Haziran 2010 Salı

Vitali ''BABA'' Klitschko Yine Affetmedi








       Bu karşılaşmanın maç sonu yazısı aslında Pazar günü yayınlanacaktı fakat gerek gündemin yoğun olması gerekse benim özel işlerimden dolayı ancak şimdi kaleme alabiliyorum o yüzden affınıza sığınıyorum..

       40'ına merdiven dayamış Vitali Klitschko Polonyalı rakibi Sosnowski'yi 10.raundda nakavt ile yendi ve WBC (En prestijli kemerdir ) şampiyonluk kemerini bir kez daha korudu..Karşılaşma öncesinde de zaten yeryüzündeki hiç kimse Sosnowski'ye şans tanımıyordu..Nasıl tanısınlar ki karşısındaki rakip bir efsane Vitali Klitschko..Aslında Sosnowski kendisinden beklenenden daha istekli ve hareketli bir görüntü verdi karşılaşma boyunca..Fakat buna izin veren Vitali'ydi..Hemen yazının en can alıcı noktasına değinelim..Karşılaşmanın 10 raund sürmesi sadece ve sadece Vitali'nin karşılaşmayı erken bitirmek istememesindendi..Bunu tüm boks tecrübemle ve inanarak söylüyorum..Elbette Vitali çıkıp da ben bilerek maçı uzattım falan demez..Rakiplerine saygı Klitschko kardeşler için her şeyden önce gelir..Zaten bu yüzden şu anda 1 numaralar..Neden mi bitirmedi Vitali hemen söyleyeyim..Schalke Veltins Arena tıklım tıklım dolmuş 60 bin seyirci gelmiş e doğal olarak boks seyretmek istiyorlar..İstese ilk 2 en fazla 3 raundda işi bitirebilecekken Vitali hem staddaki seyirciler için hem de evlerinde özellikle Amerika'da izle öde sistemiyle karşılaşmayı izleyen seyircilere boks seyrettirmek adına karşılaşmayı uzattı..Hem de kendisi adına bir antreman ve hazırlık mahiyetinde bir maç oldu..Zira kariyerinin son 2 veya 3 maçına çıkacakken daha zorlu rakiplerle kapışmadan önce böyle bir antremana da ihtiyacı vardı elbette..Karşılaşmayı bitirmeyi 8.raundun ortalarından itibaren kafaya koymuştu Vitali..Özellikle 9.raundda Sosnowski'yi iyice sıkıştırmaya başladı hatta 9.raundun bitmesine 10 saniye falan daha olsa orda bitecekti iş..E olsun bir sonraki raundda 10 saniye değil 3 dakika vardı nakavt için..Klitschko kardeşlerin meşhur sol direk sağ kroşe kombinasyonuyla Vitali Klitschko Sosnowski'yi nakavt etti..

       Sosnowski maç boyunca sürekli eskivler,vücut ve kafa hareketleriye canlı ve istekli bir tablo çizdi..Zaman zaman da çıkardığı ''Allah ne verdiyse '' yumruklarıyla olur da denk gelir mantığını da düşünerek bir sürpriz aradı..Fakat bu olur da denk gelir yumruklarını dünyada en son alacak boksördür Vitali Klitschko..Her ne kadar elleri aşşağıda gardı düşük bir şekilde mücadele etse de boks zekası ve fundamentaliyle o sürpriz yumrukları kesinlikle almaz Vitali..O meşhur hiç bozmadığı paralel duruşuyla rakibini her zaman kontrol altında tutar ve hiç bir ağırsıklet boksörün çıkarmadığı kadar fazla yumruk çıkararak rakiplerini pes ettirir..Neden o sürpriz yumruğu almaz Vitali biraz daha açalım..Vitali maçlarını izlediğinizde göreceksiniz ki rakibini en kötü duruma düşürdüğünde bile pata küte rakibinin üstüne gitmez..Çünkü Vitali bilir ki en tehlikeli boksör groki durumdaki boksördür ve can havliyle öyle sert yumruklar çıkarır ki denk gelirse aldım dediğin maçı bir de bakmışssın çok kötü bir vaziyette kaybetmişssin..Mesela 2004'deki Danny Williams maçında o kadar çok yumruk attı ve o kadar kötü duruma düşürdü ki Danny'i kelimelere sığmaz..Artık sallanıp yıkılma anına geldiğinde Danny Vitali'yi çok iyi seyretmek gerekir..Vurup 2 adım geriye çekilir rakibinin gazını iyice alır ve kontrollü bir şekilde tekrar şahin gibi atağa kalkar ve rakibinin işini bitirir..Bu Danny Williams  maçındaki örneği çoğaltabiliriz..Örneğin Kirk Johnson maçı Corrie Sanders maçı vya Sosnowski maçı..Her zaman 2 adım geri çekilip arkadan fırtına gibi rakibinin nefes almasına izin vermeden işlerini bitirir Vitali..Bir de genelde kullandığı sol huk yumruğunu attıktan sonra rakibi hafifce çekip arkasından sağını indirmesi var ki bu taktiği Lennox Lewis ile yaptığı efsane maçta da defalarca Lennox'a karşı denemiş ve başarılı da olmuştu..

       Şimdi gelelim maçtan sonra Vitali'nin planlarına..İlk başta David Haye ile kapışmak istediğini ve Haye'de olan kemerin kendisini ilgilendirdiğinden bahsetti Vitali..Eğer her zamanki gibi korkak Haye yine ringe çıkmaktan kaçarsa o zaman Valuev ile yeniden masaya oturmanın ikinci planı olduğunu vurguladı Vitali..Kariyerinin bu son yıllarında piyasada kalan tek tük önemli isimleri de devirerek ringlere veda etmek istiyor Vitali..Aslında Wladimir de ilk önce Haye ile kapışmak istediğini söyledi..Kısacası iki kardeşin de ilk hedefi Haye'nin kemerini almak.Olldu da Haye yine korktu ve ringe çıkmadı o zaman Vitali-Valuev,Wladimir-Povetkin maçları olacaktır..Bakalım neler olacak önümüzdeki günlerde bazı şeyler daha da netleşecektir..

25 Mayıs 2010 Salı

Vitali ''BABA'' Klitschko Affetmez



       29 Mayıs Cumartesi gecesi Almanya'da Schalke futbol takımının 55 bin kişilik futbol stadyumu Veltins Arena'da  boksun babası Vitali Klitschko Polonya'nın şu anda Tomasz Adamek ile birlikte en iyi iki isminden biri olan Albert Sosnowski ile kapışacak..Karşılaşmayla ilgili değerlendirmelerime geçmeden önce bazı şeyler söylemek istiyorum..Yukardaki videodaki şarkı Ramstein Alman müzik grubu tarafından Vitali Klitschko için yazılmıştır..Bu şarkı eşliğinde Vitali ringe gelmekteydi eskiden fakat son maçlarında ben mi duyamıyorum acaba yoksa bilmediğimiz bazı sebeplerden dolayı mı bu şarkıyı kullanmıyor bilemiyorum..Ne olursa olsun şarkının sert havası Vitali Klitschko'nun sert yapısını ve demir gibi sert şampiyon karakterini ortaya çok güzel bir şekilde koymakta..Videonun başlangıcından 1 dakika 4 saniye geçtiği noktada Vitali'nin 2 tane eskivine çok dikkat etmenizi özellikle istiyorum..Ağır sıklette bu şekilde eskiv yapabilen hem de bu boyda ve kiloda bir başka boksör yok..Neyse biz geçelim Cumartesi geceki boks maçımıza..

       Öncelikle şuna bir açıklık getirmemiz gerekiyor..Herkes Vital'yi Sosnowski gibi ''Underdog'' yani profili ve kazanma şansı çok düşük bir rakip seçtiği için eleştiriyor..Fakat olayın arka yüzüne  de bir bakmak gerekiyor..Vitali önce Valuev'e hayatı boyunca bir boks maçından kazanamayacağı miktarda para teklif ederek maça davet etti hem de defalarca ve her seferinde de fiyatı yükselterek.Fakat bence aslında ve özünde boksör olmayan Valuev hem bu parayı geri çevirdi hem de dünyanın şu andaki 1 numarasıyla kemer maçına çıkma şansını tepti..Boksde çok sık kullanılan tabiriyle ''Korktu ve kaçtı ''..Vitali daha sonra asıl korkak tavuk Haye'ye ister Wembley'de 80 bin kişinin önünde istersen bir otoparkın arkasında baş başa kapışalım dedi elbette Haye'den yine ses yok..Çünkü daha önce 2 defa hem de sözleşmelere imzalar atılıp sözler verilmesine rağmen Klitschko kardeşlerden kaçmış ve ringe çıkmamıştı..E şimdi Vitali kiminle maç yapacaktı?? Kime söylese kaçtı duramadı karşısında..Belki 1 sene sonra en fazla 3 maç daha yapıp kariyerini sonlandıracak olan Vitali elbette bir boksör seçecekti ve uzun süre köşede oturup paslanamazdı..Burda göz ardı edilen bir başka nokta da şu..Aslında Sosnowski o kadar da kek bir rakip değil ama Vitali standardı o kadar yüksek ve boksseverleri o kadar bu yüksek standartlara alıştırmış ki Vitali kimi seçerse seçsin bu rakip de olur mu canım Vitali'ye yakışmadı falan deniyor..Hiç merak etmeyin kariyerini bitirmeden önce Vitali Klitschko muhakkak Haye ve Valuev'i o ringe yapıştıracaktır..Benim tahminim Sosnowski maçını sıkı bir antreman olarak görüp asıl Ekim-Kasım gibi Haye ile kapışarak hem de Wembley'de yani deplasmanda şovunu yaparak kariyerine son vermek istiyor..Vitali son röportajında bazı konulara da değinmiş.Diyor ki ''Sosnowski'nin hayatının en iyi form durumunda olduğunu umuyorum.Eminim ki son rakibim Kevin Johnson gibi kaçıp saklanarak karşılaşmayı bitirmeye çalışmayacaktır..Kemeri benden almak için her şeyini ortaya koyacağını daha önce söylemişti..Fakat ben çok iyi hazırlandım ve kesinlikle Sosnowski'yi küçümsemiyorum..Evet Sosnowski şu ana kadar boks dünyasında ünlü ve büyük bir isim olamadı fakat bu bir şey ifade etmez çünkü ringde benim kemerimi almak için çok güçlü olup elinden gelen her şeyi yapacağından eminim..Çok sıkı çalıştım ve çok iyi durumdayım eğer giderse 12 raundun hepsine hazırım..Schalke stadyumunda kardeşim Wladimir'in daha önce yaptığı gibi bir maça çıkacağım ve çok heyecanlıyım..Daha önce geldiğim bazı futbol maçlarından biliyorum ki atmosfer çok etkileyici..Aslında David Haye veya Valuev karşılaşmaları ilgi çekici olabilirdi fakat her ikisi de hem benimle hem de kardeşimle kapışmaktan korkuyorlar ve yanaşmıyorlar bizimle maç yapmaya.Fakat ne olursa olsun şu anda rakibim Sosnowski'den başka kimseyi düşünmüyorum..'' Vitali'nin antrenörü Fritz Sdunek de diyor ki ''Vitali inanılmaz bir şekle ve foma girdi ve bir kez daha boks yeteneklerini geliştirdi..Ayak hareketlerine çok fazla çalıştık ve 110 raunddan fazla sparring antremanı yaptık ve tek kelimeyle mükemmel durumda Vitali '' Evey karşılaşma öncesi Vitali cephesinden bu tür açıklamalar gelirken Sosnowski cephesinden gelen mesajlar klasikleşmiş mesajlar aslında..Çıkıp kemeri alacağım benden korksun,her şeyimi ortaya koyacağım vssvs türünde aslında karşılaşma öncesi okununca biraz heyecan yaratan fakat Vitali karşısında paçavraya dönünce yav hani asacaktın kesecektin sen o değil miydin birader dediğimiz türde laflar...Bu arada Vitali hafiften kirli sakal da bırakmış ve tam baba rolüne yakışmış..

       Hayattaki en büyük kabusum Vitali Klitschko'nun kaybettiğini görmek..Hele hele onu yere düşerken görmek sanırım benden çok ama çok şey götürür..Üzüntüden kalbim falan sıkışır sanırım..Fakat sağolsun Vitali baba beni hiç bir zaman mahçup etmedi ve zor duruma düşürmedi bu kez de aynı şeyi tekrarlayacağına eminim..Daha önceki yazılarımdan birinde de söylemiştim ama bir hatırlatma babında yeniden yazayım..Kariyerine 4,5 yıl ara verdikten sonra 37 yaşında ringlere dönen Vitali döndükten sonra toplam 39 raund boks yapmış ve bu 39 raundun istisnasız tamamını açık ara kazanmış..Sadece bu istatistik bile bir çok şeyi aslında bizlere anlatıyor..

       Gelelim maçın teknik analizine..Daha bugune kadar Vitali'den daha fazla yumruk çıkaran hiç bir rakibi çıkmadı..Doğal olarak Sosnowski'de daha az ve öz yumruklarla bir nakavt arayacak..Vitali'nin savunmadaki dehası ve gardı düşük mesafeyi koruyan boks tarzı Sosnowski'nin hem nakavt şansını en aza indiriyor hem de düşük gardlı Vitali'nin Sosnowski'ye çok fazla yumruk atacağını bizlere gösteriyor..Bu noktada karşılaşmanın ne kadar devam edeceğini Sosnowski'nin ne kadar yumruğa dayanıklı olduğu ve ne kadar yürekli olduğu belirleyecektir..Şimdi iki tür boksörden bahsedeceğim..Biri hem yumruk alan ve bu aldığı yumrukları göğüslemeyi çok iyi başarabilen yani sağlam boksörler ve aynı zamanda da bu yumrukları alırken aynı anda ivmeli,sert ve kontra yumruklar çıkarabilen boksör tipi..Örnek Corrie Sanders veya Danny Williams..Gerçi Danny Williams işin daha çok yumruk yeme kısmında başarılı ama o da zaman zaman etkili sert yumruklar çıkarabiliyor..İkinci tip boksörümüz ise tek amacı 12 raundu tamamlayıp nakavt olmamak adına köşe bucak kaçan ve saklanan boksör tipi..Örnek Kevin Johnson..İşte Vitali her tipte değişik karakterde boksörü yenebileceğini bizlere defalarca göstermişti..Her tarza uyum sağlayabilen bir efsanedir Vitali..Basketbolda da San Antonio Spurs'lu olduğum da göz önüne alınırsa ikisi arasında bir benzerlik de kurabiliriz aslında..Nasıl mı ? Hep ve ilk aklıma gelen örnek 2003 Batı finalleri ve aynı yılın finalleri..Hücum gücü yüksek Dllas ile 110 lu sayılarda yüksek tempoda karşılaşmalar oynayıp rakibini yenerken Spurs aynı sene finalde Nets ile 70 li 80 li sayılarda savunma ağırlıklı basketbol oynayarak rakibini yenip şampiyon olmayı başarmıştı..Aynı şeyi 2005'de yüksek tempolu Phoenix'i hücum ve yüksek tempo yaparak yenerken aynı sene finalde Detroit'i o meşhur savunmaların savaşında devirerek şampiyon olmuştu vsvs...Neyse işte Vitali de böyle bir boksör ve her tarza uyum sağlayabilen bir şampiyon..Verdiğim iki boksör tipinin ikincisini Wladimir şöyle tanımlıyor yani ringde kaçan boksörü '' Boksde en zor rakip sürekli kaçan ve yumruk yememek üzerine taktiğini kuran ve hiç yumruk atmayı düşünmeyen boksördür'' Evet bu tarz boksörler belki maç kazanamazlar ama karşısındakilerin performansını da doğal olarak aşşağıya çekerler ve rakip ne kadar iyi olursa olsun olduğundan daha az iyi görünmesine sebep olurlar..İşte Kevin Johnson da bu tarz bir rakipti ve Vitali'nin o maçtaki performansını eleştirenler bir de bu yönden baksınlar olaya derim..Ki o eleştirilen performansa rağmen tüm raundları açık ara alan ve rakibine yumruk sallamaktan resmen yorulan bir Vitali vardı ringde..

       Her boksör kendi güçlü olduğu yön üzerine taktiğini inşa eder..Bu açıdan bakınca elbette Wladimir'in tarzını eleştiremem hatta büyük saygı duyarım çünkü kendi stilini mükemmel bir şekilde eksiksiz ortaya koyarak rakiplerini çaresiz bırakıyor..Fakat yaptığ maçlar kendisinin maçları domine etmesinden biraz da olsa gerek sıkıcı bulunuyor ve az yumruk atmakla ve agresif olmamakla suçlanıyor küçük kardeş Wladimir..Boksu çok yakından ve teknik anlamda takip etmeyen ve sadece yılda bir kez televizyonun başına geçen bir bokssever için bu eleştiriyi çok iyi anlarım ve hak verebilirim..Ama sadece o kişinin gözünden bakarsak  hak verebilirim..Boks tekniği ve boks sporunun temelleri ve gerçekleri göz önüne alındığında ise kesinlikle bu kişilere hak veremem..İşte bu noktada Vitali kardeşi Wladimir'den ayrılıyor..Evet Vitali'de çok iyi savunmacı ve yumruk almıyor ama aynı zamanda sürekli rakibine vuruyor ve sürekli rakibini yıpratıyor adeta özeye özeye yeniyor..Bir ağırsıklet maçında görmeye alışmadığımız yumruk sayılarına çıkıyor Vitali Klitschko maçlarında..O zaman hani ayda yılda bir televizyon başına geçecek bokssever vardı ya o kişinin Vitali Klitschko'yu eleştirmeye hiç ama hiç hakkı yok..Evet geç televizyonun başıa yılda bir kere de olsa bu büyük şampiyonu izle ve o yılda bir zevk almak istediğin boksden sonuna kadar zevk al..Bu büyük efsane 40'ına merdiven dayamış olsa da...

5 Mayıs 2010 Çarşamba

Boks Dünyasından Yorumlarla Beraber Son Haberler


      Rüya maç Mayweather vs Pacquiao karşılaşması için anlaşma zemini aranıyor....

 Daha önceden geçtiğimiz Mart ayında yapılması planlanan fakat Mayweather cephesinin Olimpiyat usulu doping testinde ısrar etmesi sebebiyle gerçekleşmeyen rüya maç için iki taraftan da ılımlı haberler gelmekte..Bu büyük karşılaşmanın 2010 Ekim veya Kasım gibi gerçekleşebileceği Pacquiao'nun antrenörü Fredie Roach tarafından açıklandı..Bu iki tarafın anlaşamadığı nokta olimpiyat usulu kan testinin karşılaşmaya kaç gün kala kesileceği konusuydu..Mayweather cephesi bu kan testinin karşılaşmaya 14 gün kala kesilmesini isterken Pacquiao cephesi ise 24 gün kala bu testin sonlandırılmasında ısrarcı olmuştu ve bu sebepten büyük karşılaşma Mart ayında yapılamamıştı..Manny'nin antrenörü Roach iki tarafın ortada buluşup 17 veya 18 gün kala bu testin kesilmesi konusunda anlaşabileceklerini söyledi..Hatta organizatorlerden Bob Arum bu konuyu görüşmek için Filipinler'e Manny Pacquiao ile görüşmeye gitmiş bile..

Yorumum : Ortada bu kadar büyük paralar ve şöhret duruken bu karşılaşmanın olmaması gibi bir olasılığı zaten düşünmüyorum bile..Muhtemelen ortadaki pastanın yüzde 50 ye 50 şeklinde paylaşılacağını göz önünde bulundurursak iki tarafında bu karşılaşmadan yaklaşık 40 ile 50 milyon dolar arasında bir gelir elde edeceğini tahmin ediyorum..Hatta bu karşılaşmanın sonucu ne olursa olsun bir rövanş hatta belki bir üçüncü maçın da olabileceğini düşünüyorum..Çünkü böyle büyük isimleri bu şekilde kariyerlerinin zirvesindeyken bir araya getirmek 50 yılda bir olur ve o fırsatı yakalamışken organizatörler ve bir çok akbaba tayfası bu şansı ellerinden kaçırmayacaklardır..Boksörler açısından bakıldığında zaten kaybetsen bile 50 milyon dolar kazanacağın bir karşılaşmanın olmamasını sanırım istemezler..Aslında Pacquiao tarafı galip tarafın gelirin yüzde 60 ını almasından yana fakat buna Mayweather cephesi pek de ılımlı bakmıyor..Ben olsam derim ki galip gelen taraf hepsini alsın mağlup olan taraf da bir bardak su içsin haydi bakalım el mi yaman bey mi yaman..İşte o zaman görürdük kimin kendisine daha çok güvendiğini ve işte o zaman gerçek bir savaş modunda tadından yenilmeyecek bir boks maçı izlemiş olurduk..Elbette bu benim teklifime evet demek yürek ister ve bu yürek isimleri Mayweather ve Pacquiao bile olsa su anda dünyada kimsede yok..Gelelim kan testinin karşılaşmaya kaç gün kala kesileceği meselesine..Pacquiao yapı olarak küçük bir boksör olduğundan ve alt sıkletlerden sürekli kilo alarak Welter sıklete geldiğinden kan vermenin kendisini fiziksel olarak olumsuz etkileyeceğinden çekiniyor ki alınan kan da öyle parmağına iğne batırılıp alınan bir kan değil..Şırıngayla bir tüp dolusu kan alınıyor..Bunun yanında kan vermekten psikolojik olarak da korkan Pacquiao kan testine soğuk bakıyordu..Aslında en güzel teklifi Pacquiao getirmişti karşılaşmadan hemen sonra ringden inmeden kan alınsın her ikimizden de ve doping testi yapılsın demişti ama Mayweather diretti de diretti bu tüplerle kan testinde..Sonuçta orta noktada buluşacaklarını düşünüyorum..Son bir not eğer Pacquiao geçen maçta Mosley'nin 2.raundda Mayweather'ı yakaladığı gibi yakalarsa ki bu ihtimal cok ama çok yüksek kesinlikle işi oradan vermez ve nakavta gider..Roach ve Pacquiao da benim gibi düşünüyor ve Mosley'nin benzininin yetmediğini ve devamını getiremediğini belirttiler ve Pacquiao da bu benzinin fazlasıyla olduğunu ve deposunun ağzına kadar dolu olduğunu belirtti Fredie Roach..


       Joe Calzaghe Bernard Hopkins ile Rövanş İçin Ringlere Geri mi Dönüyor??

       Boks dünyası bu dedikoduyla dalgalanıyor bu günlerde..Bu iki boksörün 2008 Nisan'ında yaptıkları maçı çok yakın hakem kararıyla Calzaghe kazanmıştı ve bu günlerde Calzaghe'nin ringlere dönüş yapacağı konuşuluyor..Boksu bırakırken olası bir büyük paralı maç için teklif gelirse ancak o zaman bokse geri dönebileceğini belirtmişti Joe Calzaghe..Fakat adı kokain skandalına karıştıktan hemen sonra ringlere dönmek istediğini yakın çevresine söyledi..Babası ve antrenörü Enzo Calzaghe Joe'nun ringlere dönmesi söz konusu değil türünden laflar etse de bir yandan da açık kapı bırakarak elbette ki son karar oğlumun demeyi de ihmal etmedi..Sözlerine şöyle devam etti Enzo Calzaghe ''Hopkins ile rövanş olacağı sadece bir dedikodu,Hopkins Joe ile yeniden kapışmak istiyor çünkü ona kaybetti ve kaybettiği kişi de bir beyazdı..Fakat oğlum yanıp tutuşuyorum yeniden boks yapmaya derse o zaman bir şey diyemem.Ben ona ringlere dönmemesi konusunda tavsiyede bulundum fakat eğer Joe efsane yenilgisiz boksör Rocky Marciano'nun 49 galibiyet ve namağlup kariyerini geride bırakmak istiyorsa o zaman ben de sonuna kadar arkasında olurum.''

Yorumum : Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Hopkins-Calzaghe maçı kesinlikle en kötü ihtimalle berabere bitmeliydi..Yani ortada olan ve bence net ve rakibi inciten yumrukarı atan taraf Hopkins olduğu halde karşılaşmanın Calzaghe'ye verilmesi yanlıştı..Dedim ya en kötü beraberlik olmalıydı o maçın sonucu..Calzaghe çok fazla sayıda yumruk çıkaran bir ''Ritm'' boksörüdür..Yani rakibi çok baskı altına alır,inanılmaz bir kondisyonu ve dayanıklılığı vardır ve rakibin attığı toplam yumruk sayısını neredeyse her maçta ikiye katlar..Hele hele dediğim ritmini bulduktan sonra aşşağıya yuvarlanan kar topu gibi giderek büyür ve rakibini sonunda açık ara sayı farkıyla mağlup eder..İşte bu dediklerimi Hopkins maçında ringe tam anlamıyla yansıtamadı..Çünkü karşısındaki rakip efsanelerin de efsanesi sayılabilecek Bernard Hopkins'di..Belki toplam yumruk sayılarına baktığınızda Calzaghe'nin daha fazla yumruk çıkardığını göreceksiniz fakat maçı izlediğinizde bu yumrukların sivrisinek ısırığı tadında ve Hopkins'in canını yakmayan ve ufak tefek yumruklar olduğunu farkedeceksiniz..O karşılaşmada net ve rakibi sarsan yumruklar hep Hopkins'den gelmişti hatta Calzaghe ilk raundda Hopkins'in çok sert sağıyla kendisini yerde bulmuştu..İşte kısaca bahsettiğim bu maçta rakibine tam anlamıyla üstünlük sağlayamadığından etrafına dert yanmış Calzaghe söylenenlere göre...Gerek para gerekse kariyerinde kendisine en sert kaya olarak karşısına çıkan Hopkins'i bu sefer net bir galibiyetle alt etme isteği Calzaghe'nin ringlere dönme isteğinin başlıca sebepleri olarak gösteriliyor..Son bir not olarak Enzo Calzaghe'nin beyaz bir boksöre yenildi Hopkins sözlerinin altında yatan hikayeden de bahsedeyim..İki boksör daha karşılaşma için anlaşmamışken bir barda denk geliyorlar veya denk getiriliyorlar ve orada ayak üstü atışmalar başlıyor..İşte tam o sırada Hopkins ''Hey beyaz çocuk ben asla bir beyaza maç kaybetmem asla asla kaybetmem bunu kafana sok'' diyerek beş altı defa bu sözleri takrarlıyor..İşte Hopkins'in bu sözlerine atfen Enzo Calzaghe de Hopkins bir beyaza kaybetti diyerek bir noktada Hopkins'i dalgaya almak istemiş..En çok izlemek istediğim ilk 5 maçtan biridir sonuçta Bernard Hopkins-Joe Calzaghe rövanşı..



       Ağırsıklette Kemer Birleştirme Maçı için Wladimir ve Haye Tarafları Görüşüyor ve Anlaşma Çok Yakın

       Merakla beklenen Wladimir Klitschko-David Haye müsabakası için görüşmeler başladı ve şu anda hiç bir problemin olmadığı bildirildi..Aslında Wladimir'in çıkması gereken maç IBF kemeri için Povetkin maçıydı fakat hem Povetkin bu maç için sırasını Haye'ye verebileceğini belirtti hem de bir kemer birleştirme maçı için IBF yetkilileri Wladimir'e Haye ile kapışmasına izin verdiler..Bu karşılaşmanın da Eylül-Ekim gibi yapılacağı resmi olarak olmasa da gayri resmi kaynaklar tarafından söyleniyor..Sürpriz olan şey ise daha önce İngiltere'de yapılması planlanan karşılaşmanın Almanya'da yapılmaya daha yakın olması..Bu karşılaşma izle öde sistemi dahilinde Amerika'da HBO ve Almanya'da RTL kanallarından yayınlanacak..

Yorumum: Aslında fazla yoruma gerek yok kendimi tekrar olacaktır her söylediğim şey bu maçla ilgili..Daha önceleri defalarca bu konuya değişik yazılarda değindim..Söyleyeceğim tek şey Haye için artık yolun sonu göründü..Daha önce de belirttiğim gibi çıkmaz sokak ''Klitschko Street'' e giriş yapmak üzere David Haye...Aslında dediğim gibi keşke Haye kazansa da baba Klitschko Vitali pataklasa David Haye'yi işte o zaman tam istediğim gibi olur..Fakat Haye'nin iki Klitschko'yu da yenme şansı bir Türk takımının futbolda Şampiyonlar Ligini kazanma şansından bile daha az varın gerisini siz düşünün...

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails