Günler sonra beklenen oldu ve kupanın ilk sürprizini İsviçre gerçekleştirdi. Maç öncesi bir takım bloglarda okuduğum yazılarda genel kanı İspanya'nın zor da olsa kazanacağı yönündeydi. Açıkçası ben de İspanya'nın kazanacağını düşünmüştüm. Nitekim pozitiffutbol.com'da dünya kupası öncesi yaptığım takım analizlerinde ele aldığım İsviçre'den,kaliteli oyunculardan kurulu ancak takım hüviyetine bürünememiş bir takım olarak bahsetmiştim.Hazırlık maçlarındaki başarısızlıkları ve grup maçlarında kolay bir kura çekmiş olmaları buraya gelmelerinde önemliydi.Ancak bugün Ottmar Hitzfeld takım olarak ne yapmak istediğini bilen bir İsviçre izletti bizlere.
Maç sonrasında ise twitter'da takip ettiğim insanların genel görüşü Ottmar Hitzfeld'in Mourinho'nun not defterini fotokopi çektirdiği, takımı böylesine defansif oynatarak futbolu çirkinleştirdiği yönündeydi. Benim içinse bu maç turnuvanın bugüne kadar oynanan en zevkli maçı olmuştur. Hatta Almanya maçından daha zevkliydi. Futbolda savunma oyununu oynamakta bir takım bilgi, beceri, teknik ve sistem gerektirir. Bunun dışında bugün İsviçre'yi bu şekilde oynamaya zorlayan İspanya'nın sistemiydi. Karşınızda ilk yarıda 378 olumlu pas yapmış ve%73 topa sahip olan bir takım varken hücum futbolu oynamanız pek akıllıca olmaz. Bütün bunlara ve mağlubiyete rağmen İspanya yine de iyi oynadı diyebilirim. Zira İsviçre'nin attığı gol biraz da şans golüydü. Gole kadar doğru dürüst şutları bile yoktu. İspanya yapması gerekenleri yaptı ancak bugün David Villa ve sonradan giren Torres'in beceriksiz oluşu İspanya'nın gol atamamasına sebep oldu.
Başka bir önemli nokta ise, bugüne kadar oynanan maçlarda kapanan takımların hiçbiri topu kazandıklarında olumlu oynayamadılar. İsviçre ise bugün son dakikalarda inanılmaz baskı yemelerine rağmen 3–4 adamla atağa çıktı ve ayağa pas yaparak tehlike yarattı. İsviçre takımı fırsatını bulduğunda gayet güzel hücum da yaptı ayrıca. Bu maçta özellikle Gökhan İnler ve Lichtsteiner takımlarına muazzam katkılarda bulundular. Ayrıca Eren Derdiyok da bu turnuvada adından söz ettirecek gibi görünüyor.
Maç sonrasında ise twitter'da takip ettiğim insanların genel görüşü Ottmar Hitzfeld'in Mourinho'nun not defterini fotokopi çektirdiği, takımı böylesine defansif oynatarak futbolu çirkinleştirdiği yönündeydi. Benim içinse bu maç turnuvanın bugüne kadar oynanan en zevkli maçı olmuştur. Hatta Almanya maçından daha zevkliydi. Futbolda savunma oyununu oynamakta bir takım bilgi, beceri, teknik ve sistem gerektirir. Bunun dışında bugün İsviçre'yi bu şekilde oynamaya zorlayan İspanya'nın sistemiydi. Karşınızda ilk yarıda 378 olumlu pas yapmış ve%73 topa sahip olan bir takım varken hücum futbolu oynamanız pek akıllıca olmaz. Bütün bunlara ve mağlubiyete rağmen İspanya yine de iyi oynadı diyebilirim. Zira İsviçre'nin attığı gol biraz da şans golüydü. Gole kadar doğru dürüst şutları bile yoktu. İspanya yapması gerekenleri yaptı ancak bugün David Villa ve sonradan giren Torres'in beceriksiz oluşu İspanya'nın gol atamamasına sebep oldu.
Başka bir önemli nokta ise, bugüne kadar oynanan maçlarda kapanan takımların hiçbiri topu kazandıklarında olumlu oynayamadılar. İsviçre ise bugün son dakikalarda inanılmaz baskı yemelerine rağmen 3–4 adamla atağa çıktı ve ayağa pas yaparak tehlike yarattı. İsviçre takımı fırsatını bulduğunda gayet güzel hücum da yaptı ayrıca. Bu maçta özellikle Gökhan İnler ve Lichtsteiner takımlarına muazzam katkılarda bulundular. Ayrıca Eren Derdiyok da bu turnuvada adından söz ettirecek gibi görünüyor.
Burak Kereci
1 yorum:
Bu sonuç ufukta erken finali doğurur gibime geliyor.Çapraz eşleşmede Brezilya-İspanya olursa kesinlikle erken final olmuş olur.
Yorum Gönder