Birinciysen birincisindir , ikinciysen hiçbir şey...

16 Mayıs 2010 Pazar

İDDİALAŞAN HAYATLARDAN BİR KESİT:ŞANS MI ŞANSIZLIK MI


 Birçok karşılaşmayı ister netten olsun ister TV den olsun takip ederim. Birçok paylaşım sitesinden analiz eder ölçer biçerim. Yabancı bahis sitelerindeki oran değişimleri, yüklenilen maçları, Asyalılar ve Avrupalıların en çok bahis yaptığı maçları takip ederim. Seyrettiğim kadarıyla özellikle 2 maçtan bahsetmek istiyorum bugün oynanan. Chelsea-Portsmouth ve Almeria-Sevilla. Chelsea maçında +7 gol olmaması bir mucize 5–6 direkten dönen top 2 kaçan penaltı enteresan dedirtiyor insana. Özellikle Lampard’ın son dakikalarda kaçırdığı penaltı. Topa öyle vurdu ki sanki kale direğinin dibindeki su şişesini devirmek istedi. Biraz önce izlediğim Sevilla maçında ise 90+4 te Rios’un attığı golde kaleci sanki bana aman girsin şu top bana değmeden yanlışlıkla kurtarırız başa bela almayalım havasında geldi. Bilmiyorum acaba ben şizoyamı bağlıyorum ne? Gaipten seslerde duymuyorum hayali arkadaşlarımda yok. Bu olaylar bana maçların belirli skorlara bağlandığı hissini uyandırıyor. Bunun içindir ki ne idüğü:) belirsiz liglere düşük oranlara ve özelliklede oranları düşen spekülasyon yapılan maçlara(çok konuşulan maçlar) bahis yapmamanızı öneririm. Bunu nasıl başaracaksanız bu ülkede oda bir muammadır. İddaa uyduruk uyduruk kurallarla milleti soymaya çalışıyor neymiş efendim en az 3lü 4lü kombine yapmalıymışsın, oranları en az 0,2 kırpıp milletin önüne sürme bide yeni bir olay çıktı handikaplı oynuyorsan oyna yoksa siiiiiieeee. Tek temennim yabancı menşeli bahis sitelerin legalleşmesi ve rahat geniş yüksek oranlı bültenlerin olması. Yoksa bu iddianın bülteninden para kazanmak her babayiğidin harcı değil. Komik ya resmen dalga geçiyorlar yabancı sitede 1.20 olan oran iddiada zamanında 1.02 olarak açılırdı. Artık derdim ki b.kunu çıkardılar. Neyse biraz yazayım dedim yeşillik olsun...

   Unutmadan şimdi nerden çıktı bu yazı adam bu maçlardan iyi paramı kaybetti geldi buraya içini döktü diyebilirsiniz.7–8 yıldır oynuyorum bu mereti özellikle ilk seneler kuytu köşelerde bayi olurdu dört defa şifreli kapı çalmalar falan ne günlerdi tabiî ki o büronun sahibi adama jeepini+2dairesini,2–3 de arsa aldık :) az daha büro bile açacaktık arkadaşlarla onu bile düşündük. Hep mi kaybedecektik? Tabiî ki hayır büyük oynayalım vuralım vurgunu dedik. O zamanlar Gaziantep-Roma UEFA kupası maçı var ve yerel seçime 15–20 gün mü ne vardı. Gültekin İhtiyar lakaplı arkadaşımla otobüste gidiyoruz en arkada oturan 3-4 adamın söylediği sözlere kulak kesildik “Celal Doğan seçim propagandası olarak bu Roma maçını kesin bağlar, kesin Antep bu maçta kazanır”.Bunu duyan ben ve ihtiyar gözlerde bir ışık yüzde sinsi bir gülümseme oynasak mı oynamasak mı... Koskoca Roma Antep e mi yenilecek saçmalama get işine be adam dedim. Boşver oynamayalım gider izleriz statta maçı boşuna oynarız Antep’e sonra kaybederiz dedim. Demez olaydım. Antep 1–0 aldı maçı. 1.30 Roma’ya verilmiş 7.5 oran Antep’e.gitti güzelim oran keşke oynasaydık dedik ama iş işten geçmişti hemen ihtiyarla kafa kafaya verdik “Bu Roma Antep’e elenmez kesinlikle dayı,rövanş maçına handikaplı Roma’ya yüklü basalım basalım mı dayı basalım dayı basalım anasını satayım ya batarız ya çıkarız haydaaaa”....Evden gelen aylık paralar+öğrenimler+başbakanlıklar+3-4 arkadaşın bursları 100lira sağdan soldan borç toplamda 800 lira 1.75 orandan Roma’ya en az iki farkla kazanıra bastık bunun yanında Antepli bazı arkadaşlar Antep’e oynayın diye para veriyorlar biz ise o paraları hiç oynanmamış gibi direk Roma’ya bastık.Veee maç saati çerezler biralar geçtik TV karşısına maç başladı,başladı ama Roma maçı hiç ama hiç önemsemiyormuş gibi oynuyor kale ağzında artistik hareketler topuk pasları garip şutlar dedim olum gülo sıçtık bence telefonları kapat yarın erkenden memlekete kaçalım izimizi kaybettirelim yoksa imkanı yok o paraları ödeyelim ya tutacak ya tutacak Allahtan roma 2-0 kazandı son dakikalarda Lazorov’un şutu sanki direkte değil de bizim bir yerimizde patladı.O zamanın parasıyla tatlı para kaldırmıştık ihtiyarla hey gidi günler hey...başımızdan geçen güzel hatırlanası bir anıydı güzel günlerdi vesselam.

DOCTOR FELİX

8 yorum:

Redvidigal dedi ki...

Way Felix Vay:)Ellerine sağlık eminim hepimize Antep günlerimizi hatırlattın:)

Alper dedi ki...

Çok güzel yazı olmuş:) Eline sağlık :)

Adsız dedi ki...

Doktor süper bir yazı olmuş bu işler riskli tutar mı tutmaz mı?vesaire tabi bide adamda kalp olmayacak ki bu riskin altına girsin vakti zamanında bunada el atmıştık fakat o zaman sizin gibi bir doktorumuz olmadığından ondan bundan gördüğümüz reçetelerle bata çıka başımız dönmüştü sonuç olarak bıraktık şimdi yıllar sonra buradan görünce Antep günlerimiz olmadığından istanbul çıkartmalarımızı hatırlıyorum...Seyhan

Ufuk Çağdaş Erdem dedi ki...

Doktor Felix'in bu yazısını görünce ben de o günleri hemen hatırlayıverdim:)) Gaziantep-Roma maçının olduğu gün Gençlerbirliği de İtalya'da Parma deplasmanındaydı..Tabii biz iddaa oynayacağız ve tek vuruşta köşeyi dönmeyi falan planlıyoruz:))Yine aynı gün İstanbul'da Galatasaray-Villareal maçı da var.. Velhasıl kelam biz Antep-Gençlerbirliği ve Galatasaray başta olmak üzere 7 maçlık bir kupon yaptık..Hepsi de UEFA Kupası maçlarıydı..Yanlış olmasın 5 liraya 6 milyar civarı bir para kazanacaktık tutarsa sene 2002 nin kış ayları..Neyse biz maça gittik Antep-Roma maçına ve İbrahim Toraman şahane bir futbol oynayarak Carew'e adım attırmayarak her ilk topa basarak Antebin maçı kazanmasında baş rolü oynadı..Tabi bu arada Carew eşşeği kaleciyle karşı karşıya bir golü de kaçırmıştı..7,5 oranlı maçımız tutmuştu diğer 4 maçımız da turmuştu biri Celtic en az 2 farklı yener demiştik öbürlerini hatırlamıyorum..Neyse antep maçı da tutunca geriye kaldı Gençlerbirliği-Parma maçı ve Galatasaray-Villareal maçları..Stattayken antep maçı için telefonlara Galatasaray'ın 0-2 yenik duruma düştüğü haberi gelince hem bir Galatasaray'lı olarak üzülmüştüm daha da ötesinde kaçan 6 milyar için üzülmüştüm..Stattan çıktık ve ordaki kahvelerden birinde Parma deplasmanında Gençlerbirliğini desteklemeye başladık..Karlı bir hava zemin bozuk ama uzaktan Thomas'ın attığı şut gol olmaz mı Gençlerbirliği skoru koruyup maçı 0-1 kazanmaz mı?? :))))))) Al sana bir 7,5 oran daha tuttu ama Galatasaray mağlup hem de 0-2 ..Hemen Galatasaray maçı için bir başka kahveye geçtik aman aman o da ne Prates 2 tane frikik golü atmasın mı..Oldu mu maç 2-2..Kalan son 15 dakikada Galatasaray inanılmaz bir baskı kurmuştu sağlı sollu geliyordu ama biz de zıplaya hoplaya 6 milyar için atılacak bir golü bekliyorduk..Heyecandan kalpler sıkışıyordu ama o gol gelmiyordu..Dakika 85 Necati Ateş kaleciyle karşı karşıya vuruşşşşşşşş ve üst direkten dönen top...Olmadı da olmadı o 3.gol gelmedi bir türlü..Olan bizim 6 milyara oldu :)))

Doktor Felix'de değinmiş İddaa'ya çokca ara vermemin en büyük sebebi bu İddaa firmasının insanları resmen soymaya ve kaybetmeye zorlamasından dolayıdır..

Redvidigal dedi ki...

2003 yılıdır Ufuk hatta 2004 yılı bile olabilir:)Çünkü 2003 2004 yılında olmuştu bu karşılaşmalar:)

Adsız dedi ki...

ilk seneler kuytu köşelerde bayi olurdu dört defa şifreli kapı çalmalar Bu cümleye koptum ya

Ufuk Çağdaş Erdem dedi ki...

Evet 2003 yukarda 2002 yazmışım..Ersun Yanal ile Uefa'da çeyrek final oynadığı sene Gençlerbirliği'nin..

Bir şey daha ekleyeyim bari:)) Antep-Roma maçı sırasında antebin yerlilerinden birisi bana yaklaştı ve dedi ki '' Yörümmmm bu hakem yabancıya benziyor yabancı değildir de mi Türk hakemdir '' :))))) ben şok olmuş bir vaziyette ''Heee valla bilmem ki Türk'tür herhalde maç Antep'de hem de Gaziantep'in maçı başka ne olacak tabi Türk'dür abeyy '' dedim ne diyim bu soruya başka:)))

Alper dedi ki...

Bu maça ben de iştirak etmiştim :) Sadece Ulan Ufuk demek istiyorum .... :)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails